Türkiye'nin İsrail ile ticareti durdurması tohum sektörüne olumsuz yansımadı

ANKARA (AA) - Güler, AA muhabirine, tohum sektöründeki gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulundu.

Türkiye'nin özellikle son 20 yılda tohumculuk sektöründe ciddi bir ivme yakaladığını vurgulayan Güler, "Türkiye tohumda hiçbir ülkeye bağımlı değildir. Tohumda ne İsrail'e bağımlıyız ne de başka bir ülkeye. Biz zaten kendi tohumlarımızı üretmeye devam ediyoruz. İsrail ile ticaretimizin durmasının sektörümüze hiçbir olumsuz etkisi olmadı." diye konuştu.

İki ülke arasında tohum ticaretinin çok uzun yıllar önce başladığını anımsatan Güler, 1990'lı yıllarda nakliye, raf ömrü uzun bazı domates çeşitlerinin İsrail'den ithal edilmeye başlandığını ve bu tohum çeşidinin 2000'li yıllarda ülkede geliştirilerek ithalata ihtiyaç kalmadığını söyledi.

Tohumculuk sektöründe dünyada ileri gelen ülkelerin bile ithalat yaptıklarına dikkati çeken Güler, şunları kaydetti:

"Bizim de ülkemizde üretemediğimiz ve sektörün ihtiyacı bulunan, ana vatanı olmadığımız bazı tohumlar var. Bunları ithal ediyoruz. Özellikle hububat, bakliyat, yazlık sebzeler ve diğer ürün gruplarında bu anlamda hiçbir sorunumuz yok. Yeterliliğimiz yüzde 100'e çok yakın. Diğer ürünlerde de çalışmalarımız sonuç veriyor. Her gün yeni bir tohumu ülkemizde üretmeye başlıyoruz diyebilirim."

"Net bir şekilde ihracatçıyız"

Güler, Türkiye'nin tohumda ihracatçı ülkeler arasına girdiğine dikkati çekerek, "Dünya Ticaret Örgütü kuralları gereği dünyanın en büyük üretici ve ihracatçılarından biri olan ülkemiz, her yere tohum satabiliyor. Ülkemiz, ihracat yaptığı pazarların talep çeşitliliği ve serbest pazar gerekleri doğrultusunda nihai ihraç ürüne dönüştürmek amacıyla tohumluk ithalatı yapmaktadır. Şu an net bir şekilde ihracatçı ülke konumuna geçmiş bulunmaktayız." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin rakip ülkelere göre genç sayılabilecek bir tohumculuk sektörü olmasına rağmen iyi konumda olduğunu, özellikle yaş meyve-sebze ihracatının sürekli arttığını vurgulayan Güler, bu artışta kaliteli tohumlukların ve çoğaltım materyallerinin kullanılmasının payının çok büyük olduğunu sözlerine ekledi.


Muhabir: Mustafa Çalkaya