Sevgili okurlarım; bir önceki yazıdan hatırlanacağı gibi 1910 tarihinde, İstanbul’da açılan “Tatbikatı Baytariye Memurları Okuluna” Osmanlı tebaasından 18-25 yaş arasındaki lise mezunu gençlerin sınavsız, ortaokul mezunu gençler ise sınav ile alınmıştır. Oldukça geniş ve zengin ders programları ile donatılmış olan okul ilk mezunlarının 1912 yılında vermiştir. Anılan yıllardan itibaren Tatbikatı Baytariye Memuru olarak göreve başlatılan meslektaşlarımız, Osmanlı coğrafyasının değişik yörelerde çalışarak hayvan hastalıklarının kısa sürede söndürülmesinde önemli katkıları olmuştur.
Önce, Tatbikatı Baytariye Memuru olan unvan Muavin Baytar olarak değiştirildi. 1914 yılında okul mezunlarına verilen bir hak üzerine isteyen muavin baytarların, “Baytar Mekteb-i Ali sine” İstanbul Selimiye’deki Yüksek Baytar Mektebinde eğitimlerini sürdürmelerine izin verildi...
Bu arada, Erzincan Sıhhıye-i Memur Mektebinde eğitim gören öğrencilerin daha iyi eğitim alabilmeleri düşüncesiyle İstanbul Selimiye’deki Yüksek Baytar Mektebi bünyesinde açılan “Küçük Sıhhıye-i Hayvaniye Memur Mektebine” gönderilmiştir.
1933 yılında Ankara’da Veteriner Fakültesinin açılmasından sonra “yüksek baytarların” unvanları “veteriner hekim” olarak değiştirilmiştir. Hayvan sağlığı memurları okulundan mezun olanların ise unvanları ise “Hayvan Sağlığı Memuru” olarak değiştirilmiştir.
Birine yaz, birine kış misali… İşte bu ayrıcalıklı uygulamadan sonra veteriner hekimlerle hayvan sağlığı memurları arasında sürtüşmeler başladı.
24.09.1952 tarihinde Halit Güzinler, Hüseyin Sarı sakal ve Halil Güvenç tarafından İstanbul’da Hayvan Sağlığı Meslek Lisesini Bitirenler Derneği kuruldu. Kurucu üyelerden Halil Güvenç derneğimizin ilk genel başkanıdır.
Daha sonraki yıllarda örgütsel mücadelenin daha etkin ve merkez odaklı yapılabilmesi için dernek genel merkezi 1962 yılında İstanbul’dan Ankara’ya taşınmıştır.
Mesleki örgütlenme yapısının daha da güçlendirilmesi için 1965 yılında derneğin yanında ayrıca bir de Hayvan Sağlığı Memurları Sendikası kurulmuştur. Derneğimizin tüm üyeleri aynı zamanda yeni kurulan sendikaya üye olmuşlardır.
Fakat sendikanın ömrü kısa sürdü. 1971 yılında Askeri hükümet döneminde yapılan düzenlemelerle memur sendikaların faaliyetlerine son verildiği için sendikamız da kapatıldır.
1971 yılında yaklaşık 500 kişi ile kurulan derneğimizin genel merkezini dönemin Tarım Bakanı İlhami Ertem tarafından Ankara’da törenle açılmış, o günden bu yana aynı adreste mesleki çalışmalarını sürdürmektedir.
1983 yılında Hayvan Sağlığı Memurları Derneği Genel başkanlığına seçildik. Derneğin 11. Genel başkanıyım. 14-16-17-18-19. Dönemlerde genel başkan olarak görev yaptık. Önceki genel başkanlarda olduğu gibi benim dönemimde de mücadelemizi kararlılıkla sürdürdük.
Yüz yılı aşkın süre içerisinde meslek unvanımız önce “Tatbikatı Baytariye Memuru” olarak değiştirildi. Sonrasında “Muavin Baytar” olarak değiştirildi. Daha sonraki yıllarda ise “Hayvan Sağlığı Memuru” olarak değiştirildi. Yapılan bu değişiklikler bizim irademizin dışında yapılmıştır. Derneğimizin mücadelesi sonunda “Hayvan Sağlığı Memuru” olan unvanımız yıllar sonra zor da olsa “Veteriner Sağlık Teknisyeni” olarak değiştirildi. Yine bu meyanda Hayvan Sağlığı Memurları Okullarının adı da “Veteriner Sağlık Meslek Lisesi” olarak değiştirildi.
Hep engellerle karşılaştık. Bizim ne olacağımızı hangi işler yapacağımıza dair kararları hep veteriner hekimler veriyordu. Bizim itirazımız okulda okuduğumuz derslerle ilgili mesleğimizi yapmak için yıllarca mücadelemizi verdik.
Tarım Bakanlığı merkez teşkilatı kuşatılmıştı. İl ve ilçe teşkilatları kuşatılmıştı. Hayvancılıkla ilgili çıkarılan bütün yasal düzenlemelerde veteriner hekimlerin isteği doğrultusunda yapılıyordu!
1234 Sayılı Hayvan Sağlığı Zabıtası Kanunu değiştirildi. Sonradan çıkarılan 3285 Sayılı Hayvan Sağlığı Zabıtası ve Kanunu değiştirildi. Olmadı. Sonrasında 5996 Sayılı Veterinerlik, Bitki Sağlığı Gıda ve Yem Kanunu çıkarıldı. Daha sonrasında 5196 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu çıkarıldı.
Saymakla bitmiyor. Olmadı! Değiştir. Olmadı yine değiştir. Neden bunlar böyle yapılıyor diye bizim dışımızda sorgulayan kimse yok. Fazla yorum yapmamıza gerek yok. Bu arada sizler de Ülke hayvancılığımızın karanlık noktalara nasıl taşındığını öğrenmiş oldunuz.
Veteriner Sağlık Ön Lisans hakkı alındı. Meslektaşlarımızın çok büyük bir kısmı Veteriner Sağlık Teknikeri oldu. Özlük haklarında az da olsa bir iyileşmeler yapıldı. Okullarımızın eğitim süresi dört yıla çıkarıldı…
Bunca uğraştan sonra bir türlü “görev ve yetki tüzüğünü” çıkaramadık! Açtığımız davaları kazanmamıza rağmen Yüksek Mahkemenin Kararını tanımayan bir zihniyet Tarım Bakanlığını kuşatmıştır. Hal böyle olunca işler karışıyor. Bıçak kemiğe dayanmıştır. 1941 yılından bu yana geçen 85 yıl içinde çıkarılmayan görev ve yetki tüzüğümüzün çıkarılmasını sabırsızlıkla bekliyoruz.
Tarım Bakanlığı merkez teşkilatında olsun gerekse taşra teşkilatlarında olsun barış değil savaş rüzgârları esmektedir. Tarım Bakanlığında yıllardır boş bekletilen norm kadroya veteriner sağlık teknisyeni alınmıyor.
Bu ayrıcalıklı durumu Sayın Cumhurbaşkanımız fark etmiş olsaydı veteriner sağlık teknisyeni ve teknikerlerini de bakanlık norm kadrosuna aldırırdı.
Özel veteriner kliniklerin durumu ise ayrı bir muamma… Adı, zoonoz, salgın ve paraziter hastalıkların mücadelesi neredeyse tamamı serbest veteriner hekimlere verilmiştir. Burada da bir tekelleşme söz konusudur.
Devletimiz; Özel veteriner kliniklerinde veteriner sağlık teknisyeni ve teknikeri çalıştırılma zorunluluğu getirilmelidir. Eğer bu tür yasal düzenleme yapılmaz ise işler daha da karmaşık hale gelecektir.
Veteriner Sağlık teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (VESTED) olarak genç meslektaşlarım bu mücadelemizi, bıraktığımız yerden sürdüreceklerini düşünüyorum. Devamı gelecek sayıda…