Batur İLTER - ADD Kadıköy E. Bşk.
Köşe Yazarı
Batur İLTER - ADD Kadıköy E. Bşk.
 

TÜZÜK 1

Tüzük, bir partinin Anayasasıdır derler. Aslında ona parti içi ortak yaşamın koşullarının belirlendiği bir metin de diyebiliriz. O nedenle ülke için oluşturmayı düşündüğümüz yaşam biçimine uygun bir yapının köşe taşları metinde mutlaka olmalıdır. Ayrıca ideolojik bakış açımızın metinde bulunması da kuşkusuz gereklidir. Öte yandan, siyasi partinin hedefi iktidar olduğuna göre tüzüğün başarıya prim veren bir yapıda olması da faydalı olacaktır.      Dolayısıyla parti tüzüğü oluşturulurken öncelikli olarak bütünsel temelde değerlendirilmeli, sonrasında maddelerde bütüne uygun olan değişiklikler yapılmalıdır. Aksi takdirde bu da torba kanundan başka bir şeye benzemeyecektir..      CHP, eğer demokrasiyi yaşatmak istiyorsa ki bu Atatürk'ün Toplum ve Kuruluş, projesinde önemsediği temel taşlardan birisidir. Q zaman CHP parti içi Demokrasiyi tartışılmaz ve radikal bir biçimde, ülkeye gerçekten olması gereken bir model olarak göstermek zorundadır. İşte o noktada Başkan ve Adamları Sisteminden, onlara verilen tek adam yetkilerinin kaldırılması ve Tüzüğü yok sayan uygulamalardan vazgeçilmesi, ivedilikle sağlanarak Parti içi Demokratik Yaşamın önü hiç olmazsa 6 yıl sonra da olsa açılmalıdır.      Ön hazırlıkların nasıl yapıldığı net olarak bilinmemekle beraber bazı önerileri ortaya koymanın, ortamı daha zenginleştireceği kanısıyla aşağıda göstermeyi daha yararlı görüyorum. Madde: 1 - A) Mahalle delege seçimlerinden başlayarak, tüm blok listeli seçimlerde Nispi Temsil sistemi uygulanmalıdır. Böylece yalnızca kazanan değil diğerlerinin de temsili sağlanarak, partide ayrışma ve tasfiyenin önünü kesmek için önemli bir katkı yapılmış olacaktır.  B) Mahalle Temsilcileri de eskiden olduğu gibi mahalle delege seçimlerinde üyeler tarafından seçilmelidir. En çok üyenin katıldığı toplantı olduğuna göre şu anda en demokratik gözüken uygulama budur. Madde: 2 - 80 darbesi ile Anayasaya konan Kadın ve Gençlik kollarının kapanması maddesi, 1994 Anayasa değişikliği ile kaldırılmıştır. Tüm çabalarımıza karşın ancak 1999 da Siyasi Partiler yasasının 7.nci maddesine konulmuştur. Fakat uzun bir dönemdir, bu haklar kullanılmamış ve sahiplerine verilmemiştir. Her iki kolunda parti içinde baskı grubu olabilmeleri, ancak örgütlü bir yapıya sahip olmaları ile mümkündür. Dolayısıyla kota, fermuar gibi soyut kavramlarla  böyle bir gücün partide oluşması mümkün değildir. Bundan korkmak CHP'ye düşmez, çünkü 50 sene evvel söz konusu haklar partide vardı. O nedenle kadın ve gençlik kollarının seçilmiş kol Başkanları, ilçeden, genel merkeze kadar kendi  ana kademelerinde oy ve söz hakları olmak koşulu ile yer almalıdırlar. Ayrıca, seçilmiş Kol Başkanları ve Yönetim kurulu üyeleri kendi ana kademe kongrelerinin doğal delegesi olmalıdırlar. Ana kademelere uyarlanan kurallar, her iki kol için de geçerlidir. Madde: 3 - Nedense birden bire buharlaşan ön seçim delegeleri yeniden ihdas edilmelidir. Kuşkusuz ön seçim ve aday yoklamasını unutanlar açısından bunun bir önemi yoktur. Ancak iki nedenle bu parti açısından önemli ve demokratiktir. A)Ön seçim delegesi sayısı birçok üyenin devreye girmesini sağlayacaktır. Bu da onların partiye aidiyet hissini ciddi bir biçimde arttıracaktır. Eğer nispi temsil sistemi de devreye girerese, herkesin büyük ölçüde tatmin olmasını sağlayabilecektir B) MV ve büyük Şehir Belediye  Başkanlığı seçimlerinde, ilçelerin son genel seçimlerde aldıkları oy oy oranına göre temsil edilmeleri ile hakkaniyet ve parti içi demokrasiden bahs edilebilir. Dolayısıyla bu seçimler, ön seçim delegelerinin katılımı ile Genişletilmiş Aday yoklaması  biçiminde yapılmalıdır. Diğer seçimlerin tüm üyelerle ön seçim veya genişletilmiş aday yoklaması ile yapılması örgütün tercihine bırakılmalıdır. Madde: 4 - İlçe ve İl Başkanlarının,aday olmak için imza toplama oranı Genel Başkanın ki gibi yüzde 5 olmalıdır. Ayrıca delegelerin  2 kişiye imza verme olanağı ile daha fazla seçeneğin ortaya çıkması sağlanacaktır. Öte yandan, Madde 51/3 deki PM adayı olmak için 10 kurultay delegesi imzası istenmesi kaldırılmalıdır. Böyle bir uygulama PM adayı olmayı, kısıtlı bir alana sıkıştırmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Zaten son Kurultayda da herkese imza verilebilmesi ile ,bir anlamı kalmamıştır  Madde: 5 - Aday üyeliğin kaldırılması, CHP konumundaki bir parti için kabul edilebilir bir uygulama değildir. Kitle partisi olmak demek, herkesin elini kolunu sallayarak girdiği bir parti anlamına gelmemelidir. Partiye giren her üye önce partini havasını sokulmalı, işleyişini görmeli, çalışmalarına, toplantılarına katılmalı ve bu süreçte partiyi her yönüyle tanıtan kısa bir eğitimden geçmelidir, Kurucu ve Atatürk'ün partisi CHP'nin üyeleri tüm önemli haklara hem de önemli sorumluluklara sahip olmalıdırlar. Akşi taktirde diğer partilerin çoğu gibi sıradanlaşmaya gidiş kaçınılmaz hale gele bilecektir. Dolayısıyla kaydolan kişi 6 ay sonra asil üyeliği kabul edilmeli ve yeni üyeler ilçelerinde bilgi ve fotoğrafları ile askıya çıkarılarak hem ilçesinde tanınmasına hem de itirazlar varsa bunların değerlendirilmesine olanak sağlanmalıdır.  Madde: 6 - Son/ tüzük kurultayına kadar her seçimden sonra ilçe, il danışma toplantıları yapılır, ardından yapılan kadın ve gençlik kolu kurultayları sonrasında Küçük Kurultay yapılırdı. Böylece her seçim ve önemli olay sonunda tüm parti örgütlerinin görüşü alınır  ve partinin neler yapağı netleştirilirdi. Şimdi ise 56ıncı maddedeki Küçük Kurul tay ve buharlaşarak yerini kotalara bırakmıştır! Son Cumhurbaşkanlığı ve MV seçiminden hiç bir tartışmanın yapılamamasına da bu maddenin olmaması doğrudan katkıda bulunmamıştır. Örgütün aşağıdan yukarıya  düşüncelerinin alınmaması ve buna göre hareket edilmemesi kabul edilemez bir durumdur. O nedenle Küçük Kurultay ve diğer toplantılar aynen tüzük maddesi haline getirilmelidir.       MADDDELERDE KALDIRILMASI YA DA DÜZELTİLMESİ GEREKENLER! Madde51/3teki imza zorunluluğunun kaldırılması ile aşağıdaki talepler değerlendirilmelidir. 1)Görevin boşalması Madde 24 5.inci fıkrasının ikinci cümlesinin ya da bölümünde “ya da asil üyeliklerde aynı gün içinde yarıdan fazla boşalma olursa, başkan ve kurul yedekleriyle beraber düşmüş olur” cümlesi vardır. Söz konusu cümle 2008 tüzük kurultayında konulmuştur. Hiç bir gerekçesi olmadığı gibi Siyasi partiler Kanununa da aykırıdır   2)Madde 37 ve 47 de olan Nisaplı ve Nisapsız kongrelerin aynı gün, en az 3 saat arayla yapılabileceğini belirtmektedir. Oysa 5 yaşında çocuk bile iki ayrı kongrenin farklı günlerde yapıldığını bilir. Bunun CHP tüzüğüne girmesi bile kabul edilebilir  bir durum değildir. Ayrıca SPK'ya da aykırıdır. 3)Madde 52/4 de, SPK 37/2 ye göre merkezin kendine ayırdığı  yüzde 15 kotanın ,önseçim ve aday yoklaması yapılan yerlerde de kanuna göre kullanılabilecek yüzde beş kontenjanın dışında kullanılabileceği ifade edilmektedir. Oysa 37/2 de tam aksi yazmaktadır.! Dolayısıyla bu yasaya aykırıdır.  Süreçte herhangi bir çıkmaması için durum Kurultayda düzeltilmelidir..       Konu aslında çok detaylı olduğu için ön çalışmanın nasıl yapıldığı bilinmediğinden yorum yapmak yerine önemli bulduklarımızı aktarmaya çalışacağız, Şimdilik bu kadar!                                                 Batur İlter       15/08/2024       .            
Ekleme Tarihi: 17 Ağustos 2024 - Cumartesi

TÜZÜK 1

Tüzük, bir partinin Anayasasıdır derler. Aslında ona parti içi ortak yaşamın koşullarının belirlendiği bir metin de diyebiliriz. O nedenle ülke için oluşturmayı düşündüğümüz yaşam biçimine uygun bir yapının köşe taşları metinde mutlaka olmalıdır. Ayrıca ideolojik bakış açımızın metinde bulunması da kuşkusuz gereklidir. Öte yandan, siyasi partinin hedefi iktidar olduğuna göre tüzüğün başarıya prim veren bir yapıda olması da faydalı olacaktır.

     Dolayısıyla parti tüzüğü oluşturulurken öncelikli olarak bütünsel temelde değerlendirilmeli, sonrasında maddelerde bütüne uygun olan değişiklikler yapılmalıdır. Aksi takdirde bu da torba kanundan başka bir şeye benzemeyecektir..

     CHP, eğer demokrasiyi yaşatmak istiyorsa ki bu Atatürk'ün Toplum ve Kuruluş, projesinde önemsediği temel taşlardan birisidir. Q zaman CHP parti içi Demokrasiyi tartışılmaz ve radikal bir biçimde, ülkeye gerçekten olması gereken bir model olarak göstermek zorundadır. İşte o noktada Başkan ve Adamları Sisteminden, onlara verilen tek adam yetkilerinin kaldırılması ve Tüzüğü yok sayan uygulamalardan vazgeçilmesi, ivedilikle sağlanarak Parti içi Demokratik Yaşamın önü hiç olmazsa 6 yıl sonra da olsa açılmalıdır.

     Ön hazırlıkların nasıl yapıldığı net olarak bilinmemekle beraber bazı önerileri ortaya koymanın, ortamı daha zenginleştireceği kanısıyla aşağıda göstermeyi daha yararlı görüyorum.

Madde: 1 -

A) Mahalle delege seçimlerinden başlayarak, tüm blok listeli seçimlerde Nispi Temsil sistemi uygulanmalıdır. Böylece yalnızca kazanan değil diğerlerinin de temsili sağlanarak, partide ayrışma ve tasfiyenin önünü kesmek için önemli bir katkı yapılmış olacaktır. 

B) Mahalle Temsilcileri de eskiden olduğu gibi mahalle delege seçimlerinde üyeler tarafından seçilmelidir. En çok üyenin katıldığı toplantı olduğuna göre şu anda en demokratik gözüken uygulama budur.

Madde: 2 -

80 darbesi ile Anayasaya konan Kadın ve Gençlik kollarının kapanması maddesi, 1994 Anayasa değişikliği ile kaldırılmıştır. Tüm çabalarımıza karşın ancak 1999 da Siyasi Partiler yasasının 7.nci maddesine konulmuştur. Fakat uzun bir dönemdir, bu haklar kullanılmamış ve sahiplerine verilmemiştir. Her iki kolunda parti içinde baskı grubu olabilmeleri, ancak örgütlü bir yapıya sahip olmaları ile mümkündür. Dolayısıyla kota, fermuar gibi soyut kavramlarla  böyle bir gücün partide oluşması mümkün değildir. Bundan korkmak CHP'ye düşmez, çünkü 50 sene evvel söz konusu haklar partide vardı. O nedenle kadın ve gençlik kollarının seçilmiş kol Başkanları, ilçeden, genel merkeze kadar kendi  ana kademelerinde oy ve söz hakları olmak koşulu ile yer almalıdırlar. Ayrıca, seçilmiş Kol Başkanları ve Yönetim kurulu üyeleri kendi ana kademe kongrelerinin doğal delegesi olmalıdırlar. Ana kademelere uyarlanan kurallar, her iki kol için de geçerlidir.

Madde: 3 -

Nedense birden bire buharlaşan ön seçim delegeleri yeniden ihdas edilmelidir. Kuşkusuz ön seçim ve aday yoklamasını unutanlar açısından bunun bir önemi yoktur. Ancak iki nedenle bu parti açısından önemli ve demokratiktir.

A)Ön seçim delegesi sayısı birçok üyenin devreye girmesini sağlayacaktır. Bu da onların partiye aidiyet hissini ciddi bir biçimde arttıracaktır. Eğer nispi temsil sistemi de devreye girerese, herkesin büyük ölçüde tatmin olmasını sağlayabilecektir

B) MV ve büyük Şehir Belediye  Başkanlığı seçimlerinde, ilçelerin son genel seçimlerde aldıkları oy oy oranına göre temsil edilmeleri ile hakkaniyet ve parti içi demokrasiden bahs edilebilir. Dolayısıyla bu seçimler, ön seçim delegelerinin katılımı ile Genişletilmiş Aday yoklaması  biçiminde yapılmalıdır. Diğer seçimlerin tüm üyelerle ön seçim veya genişletilmiş aday yoklaması ile yapılması örgütün tercihine bırakılmalıdır.

Madde: 4 -

İlçe ve İl Başkanlarının,aday olmak için imza toplama oranı Genel Başkanın ki gibi yüzde 5 olmalıdır. Ayrıca delegelerin  2 kişiye imza verme olanağı ile daha fazla seçeneğin ortaya çıkması sağlanacaktır. Öte yandan, Madde 51/3 deki PM adayı olmak için 10 kurultay delegesi imzası istenmesi kaldırılmalıdır. Böyle bir uygulama PM adayı olmayı, kısıtlı bir alana sıkıştırmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Zaten son Kurultayda da herkese imza verilebilmesi ile ,bir anlamı kalmamıştır 

Madde: 5 -

Aday üyeliğin kaldırılması, CHP konumundaki bir parti için kabul edilebilir bir uygulama değildir. Kitle partisi olmak demek, herkesin elini kolunu sallayarak girdiği bir parti anlamına gelmemelidir. Partiye giren her üye önce partini havasını sokulmalı, işleyişini görmeli, çalışmalarına, toplantılarına katılmalı ve bu süreçte partiyi her yönüyle tanıtan kısa bir eğitimden geçmelidir, Kurucu ve Atatürk'ün partisi CHP'nin üyeleri tüm önemli haklara hem de önemli sorumluluklara sahip olmalıdırlar. Akşi taktirde diğer partilerin çoğu gibi sıradanlaşmaya gidiş kaçınılmaz hale gele bilecektir. Dolayısıyla kaydolan kişi 6 ay sonra asil üyeliği kabul edilmeli ve yeni üyeler ilçelerinde bilgi ve fotoğrafları ile askıya çıkarılarak hem ilçesinde tanınmasına hem de itirazlar varsa bunların değerlendirilmesine olanak sağlanmalıdır. 

Madde: 6 -

Son/ tüzük kurultayına kadar her seçimden sonra ilçe, il danışma toplantıları yapılır, ardından yapılan kadın ve gençlik kolu kurultayları sonrasında Küçük Kurultay yapılırdı. Böylece her seçim ve önemli olay sonunda tüm parti örgütlerinin görüşü alınır  ve partinin neler yapağı netleştirilirdi. Şimdi ise 56ıncı maddedeki Küçük Kurul tay ve buharlaşarak yerini kotalara bırakmıştır! Son Cumhurbaşkanlığı ve MV seçiminden hiç bir tartışmanın yapılamamasına da bu maddenin olmaması doğrudan katkıda bulunmamıştır. Örgütün aşağıdan yukarıya  düşüncelerinin alınmaması ve buna göre hareket edilmemesi kabul edilemez bir durumdur. O nedenle Küçük Kurultay ve diğer toplantılar aynen tüzük maddesi haline getirilmelidir.

      MADDDELERDE KALDIRILMASI YA DA DÜZELTİLMESİ GEREKENLER!

Madde51/3teki imza zorunluluğunun kaldırılması ile aşağıdaki talepler değerlendirilmelidir.

1)Görevin boşalması Madde 24 5.inci fıkrasının ikinci cümlesinin ya da bölümünde “ya da asil üyeliklerde aynı gün içinde yarıdan fazla boşalma olursa, başkan ve kurul yedekleriyle beraber düşmüş olur” cümlesi vardır. Söz konusu cümle 2008 tüzük kurultayında konulmuştur. Hiç bir gerekçesi olmadığı gibi Siyasi partiler Kanununa da aykırıdır  

2)Madde 37 ve 47 de olan Nisaplı ve Nisapsız kongrelerin aynı gün, en az 3 saat arayla yapılabileceğini belirtmektedir. Oysa 5 yaşında çocuk bile iki ayrı kongrenin farklı günlerde yapıldığını bilir. Bunun CHP tüzüğüne girmesi bile kabul edilebilir  bir durum değildir. Ayrıca SPK'ya da aykırıdır.

3)Madde 52/4 de, SPK 37/2 ye göre merkezin kendine ayırdığı  yüzde 15 kotanın ,önseçim ve aday yoklaması yapılan yerlerde de kanuna göre kullanılabilecek yüzde beş kontenjanın dışında kullanılabileceği ifade edilmektedir. Oysa 37/2 de tam aksi yazmaktadır.! Dolayısıyla bu yasaya aykırıdır.  Süreçte herhangi bir çıkmaması için durum Kurultayda düzeltilmelidir..

      Konu aslında çok detaylı olduğu için ön çalışmanın nasıl yapıldığı bilinmediğinden yorum yapmak yerine önemli bulduklarımızı aktarmaya çalışacağız, Şimdilik bu kadar!

                    

                           Batur İlter       15/08/2024

      .

           

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.