Ali Eralp - Eğitimci-Araştırmacı-Yazar
Köşe Yazarı
Ali Eralp - Eğitimci-Araştırmacı-Yazar
 

BASIN, TV’LER, HUKUK TESLİM ALINDI; AMA YETMEDİ, SIRA GELDİ SOSYAL MEDYAYA…

İktidar yeni bir yasa çıkarma hazırlığında… Adı, “ETKİ AJANLIĞI…” Bu yasanın sınırları, ne tür cezalar içerdiği belli değil. Yazdığın bir mesajdan, bir makaleden, bir haberden ya da bir karikatürden dolayı isterlerse seni sorgusuz sualsiz gözaltına alabilirler. Hatta tutuklayabilirler. Sen, o zaman “Suçum ne” diye sorduğunda, bir tek yanıt vereceklerdir sana:  “Etki ajanlığı yaptın…  Ne kadar ceza alacağına savcılar, hâkimler karar verecektir…” Aydınları, yazarları – çizerleri, devlet görevlilerini baskı altına alan; korku, sindirme görevi yapan mevcut yasalar bu bozuk düzene yeterli gelmedi. Çünkü halk, insanlarımız, gençlerimiz bilinçlenmeye, gerçekleri görmeye başladılar. Din, iman sömürüsü de bu bilinçlenmeyi durduramıyor artık… Tencere, açlık tümünü alt etti. Onlara üstün geldi. Özellikle  “Sosyal medya,” talancılar, vurguncular için çok tehlikeli bir hal almaya başladı… Ayrıca namuslu üç beş TV, gazete korkusuzca konuşuyor,  yazıyor. Bunları durdurmak, korkutmak, sessizleştirmek gerekiyor. Yani uzun sözün kısası: KORKU İMPARATORLUĞUNA ihtiyaç var. Şimdi biz muhalefete ve özellikle CHP yetkililerine diyoruz ki: “Kapı kapı dolaşmayı, ASIL SORUNU YARATANLARI ziyaret etmeyi bırakın da bu faşist yasaları durdurmaya bakın. Ülke hızla uçuruma yuvarlanıyor… Daha önce de bu konuda onlarca yazı kaleme aldım. Tehlikeye dikkat çektim. “Tehlikenin farkında mısınız” dedim. Sesimizi duyan olmadı… Yine aynı yıllarda “Laiklik ilkesinin çiğnendiğini, Fethullah Gülen örgütünün devlet kurumlarını hızla teslim aldığını, tehlikenin hızla yayıldığını” yazılarımda gözler önüne sermiştim… O yıllarda, laikliğin yok edilmesi tehlikesine karşı bir CHP yetkilisi:“Bugün için Türkiye’de böyle bir tehlike görmüyoruz.” Diye yanıt vermişti ve ardından eklemişti: “Ben cemaatlere saygılıyım, insanlarımız manevi dünyalarında cemaatlere yakın olabilir. Nurcu da olabilir, Süleymancı da Fethullahçı da… Yeter ki bunu siyasallaştırmasınlar. Manevi dünyayı siyasete alet etmesinler.” Ben de o zaman,24.09.2010 tarihinde şu yanıtı vermiştim: “Hangi taşı kaldırsanız altından cemaat çıkıyor… ‘Aziz vatanın kaleleri birer birer zapt edilirken’ siz nasıl “Ben cemaatlere saygılıyım” diyebiliyorsunuz? Bir yerde Nurculuk, Süleymancılık, Fethullahçılık olur da siyasallaşma, siyasal İslam olmaz mı? Bir yerde tarikatlar, cemaatler olur da orada demokrasinin D’sinden söz edilebilir mi? Cumhuriyetin ilanından bu yana Türkiye ne çektiyse bu akımlardan çekmedi mi, hâlâ da çekmiyor mu?” Biz söyledik, biz dinledik… Şimdi yine uyarıyoruz ve diyoruz ki, “Korku imparatorluğu kuruldu, artık sınırlarını genişletme savaşları başladı…” Bu ortamda ve sevgili vatanımızın bu kötü gidişatı karşısında, sadece kendi çıkarını düşünen,  uyumayı, sessizliği, tepkisizliği tercih edenlere karşı bize de sadece ninni söylemek düşüyor: “Dandini dandini dastana, danalar girmiş bostana… “Eeee, eee, eee…” Faşizm uyusun da büyüsün ninni…      
Ekleme Tarihi: 18 Mayıs 2024 - Cumartesi

BASIN, TV’LER, HUKUK TESLİM ALINDI; AMA YETMEDİ, SIRA GELDİ SOSYAL MEDYAYA…

İktidar yeni bir yasa çıkarma hazırlığında… Adı, “ETKİ AJANLIĞI…”

Bu yasanın sınırları, ne tür cezalar içerdiği belli değil. Yazdığın bir mesajdan, bir makaleden, bir haberden ya da bir karikatürden dolayı isterlerse seni sorgusuz sualsiz gözaltına alabilirler. Hatta tutuklayabilirler.

Sen, o zaman “Suçum ne” diye sorduğunda, bir tek yanıt vereceklerdir sana:  “Etki ajanlığı yaptın…  Ne kadar ceza alacağına savcılar, hâkimler karar verecektir…”

Aydınları, yazarları – çizerleri, devlet görevlilerini baskı altına alan; korku, sindirme görevi yapan mevcut yasalar bu bozuk düzene yeterli gelmedi.

Çünkü halk, insanlarımız, gençlerimiz bilinçlenmeye, gerçekleri görmeye başladılar. Din, iman sömürüsü de bu bilinçlenmeyi durduramıyor artık… Tencere, açlık tümünü alt etti. Onlara üstün geldi.

Özellikle  “Sosyal medya,” talancılar, vurguncular için çok tehlikeli bir hal almaya başladı… Ayrıca namuslu üç beş TV, gazete korkusuzca konuşuyor,  yazıyor. Bunları durdurmak, korkutmak, sessizleştirmek gerekiyor.

Yani uzun sözün kısası: KORKU İMPARATORLUĞUNA ihtiyaç var.

Şimdi biz muhalefete ve özellikle CHP yetkililerine diyoruz ki: “Kapı kapı dolaşmayı, ASIL SORUNU YARATANLARI ziyaret etmeyi bırakın da bu faşist yasaları durdurmaya bakın. Ülke hızla uçuruma yuvarlanıyor…

Daha önce de bu konuda onlarca yazı kaleme aldım. Tehlikeye dikkat çektim. “Tehlikenin farkında mısınız” dedim.

Sesimizi duyan olmadı…

Yine aynı yıllarda “Laiklik ilkesinin çiğnendiğini, Fethullah Gülen örgütünün devlet kurumlarını hızla teslim aldığını, tehlikenin hızla yayıldığını” yazılarımda gözler önüne sermiştim…

O yıllarda, laikliğin yok edilmesi tehlikesine karşı bir CHP yetkilisi:“Bugün için Türkiye’de böyle bir tehlike görmüyoruz.” Diye yanıt vermişti ve ardından eklemişti:

“Ben cemaatlere saygılıyım, insanlarımız manevi dünyalarında cemaatlere yakın olabilir. Nurcu da olabilir, Süleymancı da Fethullahçı da… Yeter ki bunu siyasallaştırmasınlar. Manevi dünyayı siyasete alet etmesinler.”

Ben de o zaman,24.09.2010 tarihinde şu yanıtı vermiştim:

“Hangi taşı kaldırsanız altından cemaat çıkıyor… ‘Aziz vatanın kaleleri birer birer zapt edilirken’ siz nasıl “Ben cemaatlere saygılıyım” diyebiliyorsunuz?

Bir yerde Nurculuk, Süleymancılık, Fethullahçılık olur da siyasallaşma, siyasal İslam olmaz mı? Bir yerde tarikatlar, cemaatler olur da orada demokrasinin D’sinden söz edilebilir mi? Cumhuriyetin ilanından bu yana Türkiye ne çektiyse bu akımlardan çekmedi mi, hâlâ da çekmiyor mu?”

Biz söyledik, biz dinledik…

Şimdi yine uyarıyoruz ve diyoruz ki, “Korku imparatorluğu kuruldu, artık sınırlarını genişletme savaşları başladı…”

Bu ortamda ve sevgili vatanımızın bu kötü gidişatı karşısında, sadece kendi çıkarını düşünen,  uyumayı, sessizliği, tepkisizliği tercih edenlere karşı bize de sadece ninni söylemek düşüyor:

“Dandini dandini dastana, danalar girmiş bostana… “Eeee, eee, eee…”

Faşizm uyusun da büyüsün ninni…

 

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.