Atiye Keskin (Kubanlı) - Yazar
Köşe Yazarı
Atiye Keskin (Kubanlı) - Yazar
 

DEVİRDEN DEVİRE ZAFER

III. Selim zamanında Kıbrıs korsanları pek fazla zarar vermeye başlarlar. İstanbul, Anadolu, Suriye ve Mısır sahilleri arasında işleyen ticaret ve yolcu gemileri çok defa Kıbrıs korsanlarının saldırısına uğrar. Padişah kesinlikle Kıbrıs'ın alınmasına karar verdiği bir gece Sokollu Mehmet Paşa ve Şeyhülislâm Ebussuud efendi ile görüşür.  Sokollu Sefere pek taraftar olmaz. Ebussuud efendi bir sırasını getirerek der ki: -Sizlere geçmişten ibretli bir hikâye nakletmeme müsaade ediniz. Milâttan 700 yıl kadar evvel yaşadığı sanılan İsrail Peygamberlerinden Hz. Danyal, kavminden eziyet ve anlayışsızlık görür. Tevrat'ın açıkladığına göre M.Ö. 606 yıllarında Bâbil kırallarından Buhtınnasır tarafından Kudüs'ten Bâbil'e götürülen esirler arasında bulunur. Bilgisi ve yardım severliği ile herkesin sevgisini kazanır. Bir müddet sonra hükümdar Baltazar'ın rüya yorumcusu olur. Böylece tanınan Hz. Danyal, bir çok vilâyetlerde adaleti,ileriyi görüşü ile halkı uyarır. Kendisini çekemeyenler ona "Hükümdarın yerinde gözü var." Diye iftira ederler. Böylece mahkûm olur. Ceza olarak büyük bir çukur kazılır içine yedi aslan konulur. Çukurun etrafına da Hahamlar ve hükümetin ileri gelenleri tören elbiselerini giyerek sıralanırlar ve İhtiyar Danyal'ı çukurun kenarına getirip, ip merdivenden aşağı inmesini söylerler. Hz. Danyal, yamalı gömleği ve mütevazı görünüşünü yukardan aşağı süzen seyircilerin önünde bir an durur. Bakışları derin derin gökyüzüne daldıktan sonra etrafındakilere dönerek; - Aslanlar arasına böylece inmem sizi inanmaya doğru yola götürecekse, pek alâ.Der. Sonra ip merdivenleri yavaş yavaş iner... Susuzluk ve açlıktan kıvranan yedi aslan yanına sokulur, yelelerini üzerlerine sürer, avuçlarını yalarlar, öylece dizlerinin dibine çökerler.  Kudüste Hz. Danyala ait kabartmaların aslanlarla beraber görülmesinin sebebi de bu hikâyeden gelir. -İşte padişahım geçmiş ibretler bu gün birer temsildir ki, Hz. Danyal hak ve adaleti temsil eder. Yedi aslan ise zulm, azgınlık ,hırs  bencillik, kibir. ihanet ve saldırganlıktır...  Hangi insan, hangi millet hakkın ve adaletin yüceliğini unutup, yedi aslanın rabbin aslanını yiyeceği zannı ile yol alırsa sonu firavun gibi olur.  Görünürde firavun gibi güçlü, yedi aslan gibi paralayıcı olsalar da hak ve hakikat yolunda yürüyenler karşısında bir gün mutlaka ezilirler. Nitekim bir âyette « Bizim için mücadele edenlere yollarımızı açarız şüphesiz ki Allah iyilik edenlerle beraberdir» denilmiştir. Padişah bu hikâyeyi çok beğendiğini söyleyerek: -Pek güzel sözler ettiniz, artık bu aşırılara ve zul- me bir ders vermenin gerektiğine inanıyorum. Der. Ertesi gün Kıbrıs'ın işgali yolunda orduya kesin emir verilir.  Kıbrıs'ın fethine Lala Mustafa Paşa, Donanma kumandanlığına da Piyale Paşa tayin olunur. 400 parça savaş gemisi ile yola çıkan ordu 1 Ağustos 1571 de Kıbrıs'ı fetheder. Anadolu'nun emniyeti bakımından pek önemli bir yerin fethiyle  zulmeden aşırılar, gemileri çevirip, çevirip soyan korsanlar silinir giderler... Bu asırda Milletlerin kendi bünyelerinde olduğu kadar birbirlerine karşı da zulm ve aşırılıktan kurtulamadığı acı bir gerçektir. Dünyanın muhtelif bölgelerinde en ağır silahlarla vakit vakit saldırılar oluyor. Kıbrıs'ta Türklere karşı yapılan son hadiseler de bunun açık bir örneğidir.  Türk ordusunun Kıbrıs'taki başarısı, insanlık sevgisi yolundaki davranışı, dünyayı bir kere daha kendisine hayran bırakmıştır. Bu asırda ilim bir milimetrenin on milyonda biri kadar olan atomu parçalayıp yüzlerce ton kömürün yakılmasıyla elde edilebilecek enerjiye bir anda sahip olabilecek kadar fizik ilmi tabiatın esrarına inmiştir. Ancak, mânâ âleminde aynı yücelikte basamaklara çıkmamış, ve Kur'anı Kerimin «Ey insanlar hepiniz beraber sulh ve selâmete erin!» Sözlerindeki esrarı çözememiştir. Dünyanın muhtelif yerlerinde vakit vakit saldırganlıklar olup insanlar vahşice öldürülmektedir. Ama muhakkak ki zafer daima insanlık sevgisi, ilim sabır ve adaletin temsil edildiği bölükte kalacaktır.    
Ekleme Tarihi: 19 Ağustos 2024 - Pazartesi

DEVİRDEN DEVİRE ZAFER

III. Selim zamanında Kıbrıs korsanları pek fazla zarar vermeye başlarlar. İstanbul, Anadolu, Suriye ve Mısır sahilleri arasında işleyen ticaret ve yolcu gemileri çok defa Kıbrıs korsanlarının saldırısına uğrar. Padişah kesinlikle Kıbrıs'ın alınmasına karar verdiği bir gece Sokollu Mehmet Paşa ve Şeyhülislâm Ebussuud efendi ile görüşür. 

Sokollu Sefere pek taraftar olmaz. Ebussuud efendi bir sırasını getirerek der ki:

-Sizlere geçmişten ibretli bir hikâye nakletmeme müsaade ediniz. Milâttan 700 yıl kadar evvel yaşadığı sanılan İsrail Peygamberlerinden Hz. Danyal, kavminden eziyet ve anlayışsızlık görür. Tevrat'ın açıkladığına göre M.Ö. 606 yıllarında Bâbil kırallarından Buhtınnasır tarafından Kudüs'ten Bâbil'e götürülen esirler arasında bulunur. Bilgisi ve yardım severliği ile herkesin sevgisini kazanır. Bir müddet sonra hükümdar Baltazar'ın rüya yorumcusu olur. Böylece tanınan Hz. Danyal, bir çok vilâyetlerde adaleti,ileriyi görüşü ile halkı uyarır. Kendisini çekemeyenler ona "Hükümdarın yerinde gözü var." Diye iftira ederler. Böylece mahkûm olur. Ceza olarak büyük bir çukur kazılır içine yedi aslan konulur. Çukurun etrafına da Hahamlar ve hükümetin ileri gelenleri tören elbiselerini giyerek sıralanırlar ve İhtiyar Danyal'ı çukurun kenarına getirip, ip merdivenden aşağı inmesini söylerler.

Hz. Danyal, yamalı gömleği ve mütevazı görünüşünü yukardan aşağı süzen seyircilerin önünde bir an durur. Bakışları derin derin gökyüzüne daldıktan sonra etrafındakilere dönerek;

- Aslanlar arasına böylece inmem sizi inanmaya doğru yola götürecekse, pek alâ.Der. Sonra ip merdivenleri yavaş yavaş iner... Susuzluk ve açlıktan kıvranan yedi aslan yanına sokulur, yelelerini üzerlerine sürer, avuçlarını yalarlar, öylece dizlerinin dibine çökerler.  Kudüste Hz. Danyala ait kabartmaların aslanlarla beraber görülmesinin sebebi de bu hikâyeden gelir.

-İşte padişahım geçmiş ibretler bu gün birer temsildir ki, Hz. Danyal hak ve adaleti temsil eder. Yedi aslan ise zulm, azgınlık ,hırs  bencillik, kibir. ihanet ve saldırganlıktır... 

Hangi insan, hangi millet hakkın ve adaletin yüceliğini unutup, yedi aslanın rabbin aslanını yiyeceği zannı ile yol alırsa sonu firavun gibi olur. 

Görünürde firavun gibi güçlü, yedi aslan gibi paralayıcı olsalar da hak ve hakikat yolunda yürüyenler karşısında bir gün mutlaka ezilirler.

Nitekim bir âyette « Bizim için mücadele edenlere yollarımızı açarız şüphesiz ki Allah iyilik edenlerle beraberdir» denilmiştir.

Padişah bu hikâyeyi çok beğendiğini söyleyerek:

-Pek güzel sözler ettiniz, artık bu aşırılara ve zul-

me bir ders vermenin gerektiğine inanıyorum. Der.

Ertesi gün Kıbrıs'ın işgali yolunda orduya kesin emir verilir. 

Kıbrıs'ın fethine Lala Mustafa Paşa, Donanma kumandanlığına da Piyale Paşa tayin olunur. 400 parça savaş gemisi ile yola çıkan ordu 1 Ağustos 1571 de Kıbrıs'ı fetheder. Anadolu'nun emniyeti bakımından pek önemli bir yerin fethiyle  zulmeden aşırılar, gemileri çevirip, çevirip soyan korsanlar silinir giderler...

Bu asırda Milletlerin kendi bünyelerinde olduğu kadar birbirlerine karşı da zulm ve aşırılıktan kurtulamadığı acı bir gerçektir. Dünyanın muhtelif bölgelerinde en ağır silahlarla vakit vakit saldırılar oluyor. Kıbrıs'ta Türklere karşı yapılan son hadiseler de bunun açık bir örneğidir. 

Türk ordusunun Kıbrıs'taki başarısı, insanlık sevgisi yolundaki davranışı, dünyayı bir kere daha kendisine hayran bırakmıştır.

Bu asırda ilim bir milimetrenin on milyonda biri kadar olan atomu parçalayıp yüzlerce ton kömürün yakılmasıyla elde edilebilecek enerjiye bir anda sahip olabilecek kadar fizik ilmi tabiatın esrarına inmiştir.

Ancak, mânâ âleminde aynı yücelikte basamaklara çıkmamış, ve Kur'anı Kerimin «Ey insanlar hepiniz beraber sulh ve selâmete erin!» Sözlerindeki esrarı çözememiştir.

Dünyanın muhtelif yerlerinde vakit vakit saldırganlıklar olup insanlar vahşice öldürülmektedir. Ama muhakkak ki zafer daima insanlık sevgisi, ilim sabır ve adaletin temsil edildiği bölükte kalacaktır.

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.