Asi olarak yakalanan Karamanoğlu Mustafa'yı, yakışıklı ve levent endam olduğu kadar da zekî ve kurnazmiş. Çelebi Sultan Mehmet'in huzuruna getirmişler. Karamanoğlu Mustafa Padişah'ın huzurunda eğilerek
- Sultanım, demiş, büyüklerin şanına benim gibi pişman olmuş bir kulunuzun hayatını bağışlayınız.Demiş.
Kerim üzerine el bas
Padişah:
-O halde Kur'an-ı Kerimin uzerine yemin et!Demiş.
Karamanoğlu Mustafa elinin birini kalbinin sol köşesıne, diğerini Kur'anı Kerimin uzerine koyarak:
- «Bu can bu tende durdukkça Sultanıma karşı gelmiyeceğime yemin ederim."Demiş.
Çelebi Sultan Mehmet kendisini af etmiş, fakat Karamanoğlu huzurdan çıkınca gömleğine soktuğu güvercini hava salıverirken:
- İşte, demiş, bu can bu tenden çıktı; yemin de bozuldu.
İnsanlar verdikleri sözü tutmamak karakterinde ise yeminlerine dahi türlü çare bulabilirler.
Ama öyle insanlar da vardır ki, bir defa söz verdiler mi, yemine, şarta lüzum yoktur, mutlaka verdiği sözü yapar.