Terör yandaşlarınca kurulduğu belirtilen, Yunanistan ve Suriye tarafından desteklenen (Türkiye ve Terörizm, Türkiye Barolar Birliği Yayınları.2006, Ankara. s., 309. ) “Ermenistan'ın Kurtuluşu İçin Ermeni Gizli Ordusu” ASALA, 1975 ve 1994 yılları arasında, 50'den çok bombalı saldırılarda bulunup birçok can almıştır. Amaçları arasında; Türkiye Cumhuriyeti tarafından Ermenilere soykırım uygulandığının kabul edilmesi ile tazminat ödenmesini sağlamak da olan ASALA, Türklere yönelik eyleminin ilkini; 22 Ekim 1975 günü Türkiye’nin Viyana Büyükelçisi Daniş Tunalıgil’i şehit ederek başlamıştır. Bu terör örgütü Türkiye sınırları içindeki eylemini de 7 Ağustos 1982 günü Esenboğa Havalimanı’nda gerçekleştirmiştir. Bu terör eyleminde 3'ü polis, 9 kişi yaşamını yitirirken, 77 kişi de yaralanmıştır.             Bu eylemlere karşı, Artin Penik (1921-15 Ağustos 1982) adındaki bir yurttaşımız, kendini yakmıştır.             Artin Penik Kimdir? Artin Penik; ASALA’nın terör eylemlerine karşı 10 Ağustos 1982 günü üzerine benzin dökerek İstanbul Taksim Meydanı’nda, Atatürk Anıtı’nın önünde kendini yakan, yurduna yurttaş olma bilinciyle, dik duruş gösteren Ermeni asıllı, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıdır.  Artin Penik, oradan geçmekte olan bir sürücünün aracındaki yangın söndürücüsüyle müdahale etmesi üzerine ağır yaralanmış, kaldırıldığı Çapa Tıp Fakültesinde kendisine, halen milletvekili olan Dr.Ahad Andıcan ve Dr.Nurettin Sözen (daha sonra İstanbul Belediye Başkanı) gerekli girişimde bulunmuşlar ise de 15 Ağustos 1982 günü yaşamını yitirmiştir. “Vatanım uğruna her şeyi yaparım”  Olayın duyulması üzerine hem basın hem de devlet yetkilileri duruma ilgi göstermişler, dönemin İstanbul Valisi’nin izniyle Artin Penik’in ölmeden önce söyledikleri kayda alınmışıdır. Penik’in vücudu yüzde elli oranında yanık içinde iken söylediği son sözleri (özetle) şunlar olmuştur: * “Vatanım için her şeyi yaparım”  * “Bütün dünyaya mesajım: Birleşsinler.”             * “ASALA’nın yaptıkları emperyalizmin oyunudur.” * “Kalkınan Türkiye’yi karıştıracaklar” * “Amaçları; kamuoyu önünde Türkiye’yi kötülemektir.” * “Kararım, Fransız konsolosluğu önünde kendimi yakmaktı.” (çünkü eylemlere Fransızlar seyirci kaldılar, göz yumdular), * “Gittim, çok ama çok sevdiğim Atatürk’ün huzurunda intihar ettim.” * “Ben vatanım için, milletim için aynı şeyi bin defa, yüz bin defa yaparım. * “Türk milletine sabırlar diliyorum.”             Artin Penik yaşamı pahasına yaptığı bu eylemiyle;             Bir Kuvayi Milliyetçi oluğunu kanıtlamıştır. (Yurduna olan sevgi ve bağlılığını, canı ile ödeme onurunu gösterme özverisinde bulunan her kişi, kuvayi milliyecidir. Bilinmelidir ki; Ulusal Kurtuluş Savaşımız günlerinde azınlık yurttaşlarımızdan ulusal çabalarımıza katkı verenler az değildir: Damat Ferit Paşa, Kuvayi Milliyecilerin eline geçmesin diye, Osmanlı silahlarını denize attırdığı günlerde, Fransız Vapur Kumpanyası Müdürü Şarl Kalçi, “… Şirketin 5’i bana ait olmak üzere 9 vapuru var. Son vapur da elden çıkana kadar sizinle çalışacağım” demiştir. Aynı şirkette çalışan Ermenilerden Pandikyan, Terziyan ve Hogasyan Efendiler de Milli Müdafaa Grubu’nda etkin görev almışlardır.)             Dahası, Artin Penik azınlıklara mensup bir yurttaş olarak, yurt edindiği ülkeye yönelik kötülüklere canı pahasın karşı çıkmış olmakla; Kemal Atatürk’ün “Ne mutlu Türküm diyene!” özdeyişinin ne denli anlamlı olduğunu da kanıtlamıştır.             Penik’in belirtiği gibi; Türkiye’nin kötülenmesi sürecinde 30 kadar ülke (Vatikan da dâhil), ülkemiz aleyhine sözde Ermeni katliamı yalanlarına kanarak, parlamentolarında karar almışlardır. Bu yalanlara kanan ülkelerden biri de ABD’dir. Oysa Türk-Ermeni Konusunu Araştırma Vakfı (TEKAR) tarafından yapılan araştırma sonucuna göre; Tamamı yabancı ve Ermeni olan yazarların raporlarının yansıttığı üzere; 27 Mayıs 1915 tarihinde Sevk ve İskân Yasası’nın gereğince o dönem ürkenin bir parçası olan Suriye yönüne taşınan Osmanlı Ermeni’sinin sayısı; 1 500 000 kadardır. Yine yabancı ve Ermeni yazarlar tarafından belirtildiği üzere; 1920’ yıllarda (yani Sevk ve İskân işlemi sonlandırıldıktan sonra) Osmanlı Ermenilerinin sayısı 1. 586. 000 dir. ** ASALA’nın Ermenileri temsil etmediğini de ısrarla belirten Artin Penik, canına kıydığı Taksim Meydanı’na, bir heykelinin dikilmesini hak etmiştir.             Bu bağlamda anımsatılmalıdır ki;             25 Nisan 2023 günü Erivan’a bir heykel dikilmiştir. Bu heykelin adı “Nemesis Anıtı”dır. Yani insan öldürme operasyonunun adı. Bu operasyonlar, ASALA tarafından Türk görevlilere yönelik yapılmış, Ermeniler katillerin adı yaşatılsın diye anıt dikmiştir.             Öte yandan; 15 Mart 1921 günü şehit edilen Talat Paşa’nın katilinin anttı da yine Ermenistan’da dikili bulunmaktadır. Üstelik Talat Paşa’nın fesli başını da katilin ayağı altına yerleştirilmiştir.               Yine anımsanmalıdır ki; aşağıdaki satırlar; Saadet Partisi Genel Başkanı olduğu dönemde Numan Kurtulmuş’ a aittir. (https://eksisozluk.com/artin-penik--432581?p=2 ) "…ASALA terörü ve iki halk arasındaki düşmanlık tohumu ekenleri lanetlemek için, 11 Ağustos 1982 tarihinde Taksim Meydan’ında kendisini yakan Artin Penik isimli bir vatandaşımız vardı. Artin Penik, 4 gün sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Biz Türk-Ermeni dostluğunun hatırlatılması için, Artin Penik’in hayatını kaybettiği 15 Ağustos tarihinin ‘Türk-Ermeni Dostluk Günü’ olarak kabul edilmesini teklif ediyoruz. Ve bu anlamda, Artin Penik’in kendisini yaktığı yerde, o günün anısına bir anıtın, kitabenin dikilmesini teklif ediyoruz” Bugün Sayın Numan Kurtulmuş muhalefette değil, iktidar partisi milletvekili, üstelik TBMM Başkanıdır. Siyasetçinin; eleştirdiği konuları, yetki sahibi olduğunda yerine getirdiğinde, Verdiği sözü tutuğunda, Ülkesine sahip çıbanlara, değer verdiğinde, Saygınlığı artar.