Gezici olarak başarılı temsiller veren Kafkas oyunları ekibini seyredenler bu müstesna oyuncuları alkış yağmuruna tutuyorlar.
Kafkas oyunları müziği ve çevik figürleriyle son yıllarda dünyanın her yerinde çok sevilmekte ve bazı okullar tarafından müsamere programlarına alınmaktadır. Ancak, halk arasında olduğu kadar bazı eleştiriciler arasında da yanlış bir görüşle bu oyunlar Rus oyunları zannedilmektedir.
Folklor üzerinde inceden inceye araştırma yapanların açıkça belirttikleri kadar, dünyaca bilinen bir gerçek vardır ki, bu oyunlar Kafkas Türkleri'nin oyunlarıdır. Don Kazaklarla bir kısım Ruslar tarafından pek kabaca taklid edilmişse de, bu oyunların Ruslarla hiç bir ilişiği yoktur.
Nitekim Çar Nikola'nın sarayda yapılan gösteriler Sırasında «Şu Kafkas Türklerinin oyunlarını programa kim soktu?» Di NMye oyuncuları program dışı ettiği söylene gelir.
Her milletin müziği ve oyunları o milletin tarihi gelişmesinden ve yaşadığı toprakların özelliklerinden bir sembol gibidir.
Kafkas oyunlarının her biri genellikle bir efsaneyi veya bir hâdiseyi açıklar. Tarih boyunca Kafkasya akınlara karşı kalmıştır.
Bu bakımdan Kafkasya'da yaşayanların hayatları bildiğimiz millî kıyafetleri içinde sürekli birheyecan ve hareket halinde geçmiştir. Oyunlarında görülen çevik figürlerin bir köküde buradan gelmektedir o memlekette.
Her memleketin oyunları yaşayan hayvanların hareketlerine de benzer. Meselâ Hintliler yılan gibi kıvrılan hareketlerle oynarlar. Arabların oyun hareketleri develere benzer. Kızılderililer yerinde duramayan
atlar gibi tepinirler.
Karadenizliler hamsi gibi titrerler.. Ayrı bir cins kaplanda Kafkas dağlarında yaşar.
Özellikleri masallara konu olan bu kaplan avının üzerine bir hamlede atılmaz. Önce avının etrafında üç defa döner, sonra ok gibi fırlar. Kafkas oyunları da halk arasında kara panter denilen bu hayvanın çevik atılgan hareketlerine benzer.
Bir memleketin oyunlarında ikliminde tesiri olduğu muhakkaktır. Bu tip çok yorucu hareketleri olan oyunlar Cidde gibi sıcak bir memlekette oynansa oyuncuların her biri kalp hastası olurlar.
Halk oyunları bir memlekette canlı cansız tabiat varlıklarından bir görünüşü temsil ettiği gibi, sosyal hayatın ruh ve karakter eğilimlerine de semboldür. Bizim zeybek oyunlarımız, Kars oyunlarımız, kılıç kalkan oyunlarımız buna ne güzel örnektir.
Zaman zaman milli oyunların bile bazı kıyafet değişmeleri ile taklid edildiği muhakkaktır. Ama milli duygularla oynanan oyunları hiç bir taklit temsil edemez.
Dünyanın her ülkesinin, her yerinin baharı ayrı, çiçeği ayrı, kokusu ayrı. Her baharda çiçekler açıp, sankl yeniden doğuşa şükranlarını belirtir gibi rüzgâra karşı bir o yana, bir bu yana dans ederler. Hindistan'da fil yavruları. Buhara'da kuzular aynı heyecanla zıplarlar. Ama hiç birinin kendine iklimine, havasına, has dönüşü öbüründe bulunmaz.