Dr. Serpil GÜRER - Yazar - Edebiyat Doktoru
Köşe Yazarı
Dr. Serpil GÜRER - Yazar - Edebiyat Doktoru
 

Gençlerin “Öğrenci Affı” Talebi

Son yıllarda Türkiye’de pandemi,  deprem ve ekonomik kriz gibi olağanüstü durumlar, birçok öğrencinin yükseköğretim eğitimini bırakmak zorunda kalmalarına neden olmuştur. Gençler, çeşitli sosyal medya platformundan seslerini duyurmaya çalışıyorlar ve tek istekleri üniversitelerine geri dönmek ve eğitimlerine devam etmektir.  Kendi açıklamalarına göre, yaklaşık 480 bin öğrenci af bekliyor. Bu sayı azımsayacak kadar çoktur. Büyük bir ekonomik krizden geçerken, gençlerin eğitim sistemine yeniden dahil olması, pek çok açıdan büyük önem arz etmektedir. Gençlerin eğitim hayatına dönmesi, hem bireysel gelişimleri hem de ülkemizin ve toplumun geleceği açısından kritik öneme sahiptir. Zira bir önceki yazımda da belirttiğim gibi, bir ülkenin kalkınması eğitimden geçer. Eğitim, bireylerin sosyal becerilerini geliştirmelerine ve sağlıklı ilişkiler kurmalarına yardımcı olduğu için, okul hayatından kopmak bu becerileri zayıflatır. Ayrıca, sosyal çevre değişiklikleri ve maddi zorluklar, gençlerin stres ve kaygı düzeylerini artırarak kötü alışkanlıklara yönelmelerine neden olabilir. Farklı şartlarda ülkesine ve milletine faydalı olabilecek gençlerin kötü yollara sapmalarına neden olabilirken, toplumdaki suç oranını da yükseltebilmektedir. Örneğin, özellikle son yıllarda uyuşturucu kullanımı ve ticareti ülkemizde büyük bir sorundur. Eğitim hayatından kopan gençler, alternatif yaşam alanları ararken uyuşturucu gibi tehlikeli yollara yönelme riskiyle karşı karşıya kalabilirler. Uyuşturucu mafyası, bu durumda savunmasız bireyleri hedef alarak onlara hızlı para kazanma vaadiyle yaklaşabilir. Ayrıca; uyuşturucu kullanımı, sadece bireysel sağlığı değil, aynı zamanda aile yapısını ve toplumsal düzeni de olumsuz etkiler. Bu bağlamda; öğrencilerin eğitim hayatına dahil olması, toplumsal gelişim açısından son derece önemlidir. Eğitim, yalnızca bireylerin bilgi ve beceri edinmelerini sağlamaz, aynı zamanda;  sosyal beceriler geliştirmelerine, eleştirel düşünme yeteneği kazanmalarına ve topluma katkıda bulunacak nitelikli bireyler olarak yetişmelerine olanak tanır. Ekonomik gelişimden sosyal adalete, toplumsal dayanışmaya kadar pek çok alanda olumlu etkiler yaratır. Nelson Mandela’nın dediği gibi, "Eğitim, dünyanın en güçlü silahıdır." Bu silahın etkin kullanımı, bireylerin potansiyelini gerçekleştirmesini sağlar ve toplumsal eşitsizlikleri azaltır. Dolayısıyla, gençlerin eğitim sistemine entegre olması, hem bireysel hem de toplumsal fayda sağlamak adına kritik bir öneme sahiptir. Ayrıca, öğrenci affı gibi düzenlemeler,  devletin eğitim alanına verdiği önemi göstererek, toplumsal güven duygusunu artırır ve zor durumda kalan bireylerin yeniden hayata tutunmalarını destekler. Bu nedenlerle; umarım yetkililer, öğrencilerin “öğrenci affı” taleplerini bir an önce dikkate alarak gerekli adımları atar ve geleceğin teminatı olan gençlerin eğitim hayatına yeniden dahil olmalarına destek verirler.
Ekleme Tarihi: 05 Ekim 2024 - Cumartesi

Gençlerin “Öğrenci Affı” Talebi

Son yıllarda Türkiye’de pandemi,  deprem ve ekonomik kriz gibi olağanüstü durumlar, birçok öğrencinin yükseköğretim eğitimini bırakmak zorunda kalmalarına neden olmuştur. Gençler, çeşitli sosyal medya platformundan seslerini duyurmaya çalışıyorlar ve tek istekleri üniversitelerine geri dönmek ve eğitimlerine devam etmektir.  Kendi açıklamalarına göre, yaklaşık 480 bin öğrenci af bekliyor. Bu sayı azımsayacak kadar çoktur.

Büyük bir ekonomik krizden geçerken, gençlerin eğitim sistemine yeniden dahil olması, pek çok açıdan büyük önem arz etmektedir. Gençlerin eğitim hayatına dönmesi, hem bireysel gelişimleri hem de ülkemizin ve toplumun geleceği açısından kritik öneme sahiptir. Zira bir önceki yazımda da belirttiğim gibi, bir ülkenin kalkınması eğitimden geçer.

Eğitim, bireylerin sosyal becerilerini geliştirmelerine ve sağlıklı ilişkiler kurmalarına yardımcı olduğu için, okul hayatından kopmak bu becerileri zayıflatır. Ayrıca, sosyal çevre değişiklikleri ve maddi zorluklar, gençlerin stres ve kaygı düzeylerini artırarak kötü alışkanlıklara yönelmelerine neden olabilir. Farklı şartlarda ülkesine ve milletine faydalı olabilecek gençlerin kötü yollara sapmalarına neden olabilirken, toplumdaki suç oranını da yükseltebilmektedir.

Örneğin, özellikle son yıllarda uyuşturucu kullanımı ve ticareti ülkemizde büyük bir sorundur. Eğitim hayatından kopan gençler, alternatif yaşam alanları ararken uyuşturucu gibi tehlikeli yollara yönelme riskiyle karşı karşıya kalabilirler. Uyuşturucu mafyası, bu durumda savunmasız bireyleri hedef alarak onlara hızlı para kazanma vaadiyle yaklaşabilir. Ayrıca; uyuşturucu kullanımı, sadece bireysel sağlığı değil, aynı zamanda aile yapısını ve toplumsal düzeni de olumsuz etkiler.

Bu bağlamda; öğrencilerin eğitim hayatına dahil olması, toplumsal gelişim açısından son derece önemlidir. Eğitim, yalnızca bireylerin bilgi ve beceri edinmelerini sağlamaz, aynı zamanda;  sosyal beceriler geliştirmelerine, eleştirel düşünme yeteneği kazanmalarına ve topluma katkıda bulunacak nitelikli bireyler olarak yetişmelerine olanak tanır. Ekonomik gelişimden sosyal adalete, toplumsal dayanışmaya kadar pek çok alanda olumlu etkiler yaratır. Nelson Mandela’nın dediği gibi, "Eğitim, dünyanın en güçlü silahıdır." Bu silahın etkin kullanımı, bireylerin potansiyelini gerçekleştirmesini sağlar ve toplumsal eşitsizlikleri azaltır. Dolayısıyla, gençlerin eğitim sistemine entegre olması, hem bireysel hem de toplumsal fayda sağlamak adına kritik bir öneme sahiptir. Ayrıca, öğrenci affı gibi düzenlemeler,  devletin eğitim alanına verdiği önemi göstererek, toplumsal güven duygusunu artırır ve zor durumda kalan bireylerin yeniden hayata tutunmalarını destekler.

Bu nedenlerle; umarım yetkililer, öğrencilerin “öğrenci affı” taleplerini bir an önce dikkate alarak gerekli adımları atar ve geleceğin teminatı olan gençlerin eğitim hayatına yeniden dahil olmalarına destek verirler.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (11)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
CANPOLAT
(05.01.2025 22:25 - #2303)
Bu değerlendirmeniz için teşekkür ederim. Kaleminize sağlık. Bu Gençler, bile isteye okullarından atılmadılar. Her birinin derin bir hikayesi vardır belki de. Pandemi, deprem, ekonomi, depreyon, ailevi vb bir çok neden. Büyüklere düşen, düşenin elini tutmaktır. Daha önce kaç kez öğrenci affı çıktıysa bu durumun artık bir hak olduğunu kabul etmek ve adaleti geçiktirmemektir. Aksi durum helal değildir.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Nehir
(05.01.2025 22:52 - #2305)
Hocam gönlünüze sağlık. Toplamda 500 bini de geçti malesef. Eklemek istediğim şeyler var; kpss sınavıyla alımlarda lise mezunlarına gösterilen kadro temizlikçilik. Bu yarım milyonu aşkın genç topluma nitelikli fayda sağlamak için okullarına dönmek zorunda. 4. Sınıftan kaydı silinen diş hekimliği öğrencileri, matematik mühendisliği öğrencileri, 5. sınıftan kaydı silinen tıp öğrencilerine ya temizlik personeli yolu gösterilecek, ya da en baştan başla deyip müthiş bir kaynak-emek-kontenjan-ömür hebası gerçekleşecek. Böyle bir duvara çarpan yüzbinlerce genç hayata kimbilir kaç sıfır yenik başlayacak ve depresif kalabalıklar arasında yerini alacak. Bu kadar kaybı göze alacak kadar müsrif olamayız. Lütfen desteğe devam edin. Teşekkürler.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
CANPOLAT
(05.01.2025 23:35 - #2307)
Sayın Güler, öğrenci affı konusundaki duyarlılığınız için tekrar teşekkür ederim. Konuyla ilgili tespit ettiğim bir yanlışı paylaşmak isterim. 2547 sayılı kanunun 44. maddesinin c. (Değişik: 19/11/2014-6569/28 md.) ''Öğrenciler, bir yıl süreli yabancı dil hazırlık sınıfı hariç, kayıt olduğu programa ilişkin derslerin verildiği dönemden başlamak üzere, her dönem için kayıt yaptırıp yaptırmadığına bakılmaksızın öğrenim süresi iki yıl olan önlisans programlarını azami dört yıl, öğrenim süresi dört yıl olan lisans programlarını azami yedi yıl, öğrenim süresi beş yıl olan lisans programlarını azami sekiz yıl, öğrenim süresi altı yıl olan lisans programlarını azami dokuz yıl içinde tamamlamak zorundadırlar. '' şeklinde adil olmayan bir azami süre uygulaması yapılmıştır. Bu kanun maddesine göre ön lisans ve lisans programlarına verilen azami sürelerde diş, veteriner ve tıp fakültesi öğrencilerinin aleyhine ciddi bir dengesizlik bulunmaktadır. 2 yıllık programlara 2+2=4 yıllık 0ek azami süre verilmiş, 4 yıllık lisans programlarına 4+3=7 yıl uek azami süre verilmiş, 5 yıllık lisans programlarına (Eczacı, Veteriner) 5+3=8 yıl ` ek azami süre verilmiş, ancak 6 yıllık lisans programı olan tıp fakültelerine ise 6+3=9 yıllık Pek azami süre verilmiştir. Oysa adil olan azami süreler ön lisans programları için 2+2=4, lisan programları için 4+4=8, 5+5=10, 6+6=12 şeklinde olması halinde adil olurdu ve belki de bir çok öğrenciyi af beklentisine düşürmeyecekti.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
RECAİ ÜNAL
(07.01.2025 17:02 - #2333)
Sevgili Serpil Gürer hocam, öğrenci affı konusundaki bu yazınız, desteğiniz dolayısıyla size, çok sağolun, varolun, diyorum. YÖK'ün bildirdiğine göre Ekim 2023'te öğrenci affı bekleyen mağdur öğrenci sayısı yaklaşık 500.000 (beş yüz bin) idi (487.000: dört yüz seksen yedi bin). Aradan geçen 1 yıl, 3 ay içinde pandeminin süren etkileri, çok büyük ekonomik sorunlar, azamî sürenin sona ermesi gibi türlü nedenlerle kayıt silme, sildirme işlemleri sonucunda bu sayı şu anda 1.500.000 (bir milyon beş yüz bin: 1,5 milyon) olmuştur, sayın hocam. Saygılar, sevgiler, esenlikler.
RECAİ ÜNAL Yorumumda en önemli nedenlerden biri olan 6 Şubat 2023 depremleri ve süren etkileri yer almamış, ki en ön sıralarda yer almalıydı. Böylece yorumuma eklemiş olayım. Saygılar, esenlikler.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Öğrenci Affı bekleyenler
(08.01.2025 20:09 - #2342)
Öğrenci affı talebini dile getirdiğiniz için çok teşekkürler.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
ayhan
(08.01.2025 20:37 - #2344)
Desteğiniz bizim için çok kıymetli, sesimizi duyurduğunuz için teşekkür ederiz.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Alcan
(08.01.2025 20:49 - #2345)
Öğrenciler mağdur durumda kapsamlı öğrenciaffı çıkmalıdır
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Ali Fuat
(08.01.2025 21:21 - #2346)
Duyarlılığınızdan dolayı çok teşekkür ederim. Okullarına dönmek isteyen öğrenciler olarak mütesekkiriz.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
muhlis
(08.01.2025 22:07 - #2348)
dertli bir çok dostumun acısı betimlenmiş. çok tşk ederim. insanın hayatı askıya alınıyor. suçlu vs aramıyoruz . yolumuzu tıkayan bir durum var çözümü de var.
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Can_bek
(09.01.2025 00:32 - #2349)
Desteğiniz bizim için çok kıymetli, sesimizi duyurduğunuz için teşekkür ederiz
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Ünsal yendi
(09.01.2025 19:03 - #2355)
Değerli hocamıza çok tşk ederiz
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.