Erdal TEKİN - AB Uzmanı - Siyasal İletişimci
Köşe Yazarı
Erdal TEKİN - AB Uzmanı - Siyasal İletişimci
 

Almanya´da aşırı sağın yükselişi

Almanya’da yapılan Eyalet parlamentosu seçimlerinde merkez siyasi partiler, seçimlerde ağır yenilgiye uğradılar, Federal Hükümet partileri, SPD, Yeşilliler ve Hür Demokratlar bu sonuçlara bakıldığında iktidarlığı seçime kadar sürdürebilirler mi bu bir belirsizlik olarak önümüzde durmaktadır. Oy kayıpları yalnızca hükümet partilerinde değil, muhalefet tarafında da görülmektedir.  Seçim sonuçları, Almanya’nın geleceği açısından endişe ve kaygı verici olmaktan çıkıp, toplum nezdinde karamsar bir duruma dönüşmüş durumdadır. Toplumu bu karamsar tablodan çıkartacak olan yine siyaset kurumudur. Aşırı Sağ parti olan AFD´nin siyaseti; göçmenler politikası, ekonomik sıkıntılar ve dış politikada yapılan yanlışları politik reçetelerinin ana başlıklarını oluşturmaktadır. Bu alanlarda merkez partilerin siyaseten yetersiz kaldıkları ve toplumda oluşturulan bu karamsar tabloyu ortadan kaldıracak siyaseti oluşturamadıklarını görmekteyiz. AFD´ye oy veren seçmen kitlesinin yalnızca refah düzeyi yüksek kesimlerden değil, orta sınıf gruplarında verdiğini seçim sonuçları bize göstermiş durumdadır. Partilere göre baktığımızda Hükümet partisinin birinci partisi SPD, ekonomi politikalarında Liberal bir yöne eğilim göstermesi ciddi bir yanlışlık olarak değerlendirilmekte, Otomotiv sanayisinde yaşanan daralma, enerji tedariki ücretlerinin yüksek olması, pahalılık sorunlarına çözüm üretememesidir. Yeşiller Partisinin ülke gerçeklerinde uzak, yalnızca Transatlantik bağlantılı siyaseti, Hür Demokrat Partinin yalnızca yüksek gelir tabakasını korumaya yönelik siyasetleri Aşırı sağ partinin yükselmesini oluşturan ana etkenler olmuştur. Rusya-Ukrayna savaşına verilen destek, Almanya ekonomisinde önemli bir kırılma yasatmış ve o kırılma hala sürmektedir. Devletin otoritesi ülkede, işsizliği, pahalılığı, fakirliği ve mülteciler konusunda ki problemli alanlardaki çözüm politikalarını ülke gerçeklerine bakarak hızlı bir şekilde hayata geçirmelidir. Su anki hükümet hızlı bir şekilde sorunların çözümüne yönelik politik reçetelerini kamuoyuna mal edemezlerse, AFD gibi aşırı sağ parti ve hareketlerin yükselişinin önüne geçemeyecekleri gibi Kıta Avrupa´sında başak ülke olma rolünü de kaybetmiş olacaktır.   Erdal TEKIN AB Uzmanı - Siyasal Iletişimci Köln  
Ekleme Tarihi: 30 Eylül 2024 - Pazartesi

Almanya´da aşırı sağın yükselişi

Almanya’da yapılan Eyalet parlamentosu seçimlerinde merkez siyasi partiler, seçimlerde ağır yenilgiye uğradılar,
Federal Hükümet partileri, SPD, Yeşilliler ve Hür Demokratlar bu sonuçlara bakıldığında iktidarlığı seçime kadar sürdürebilirler mi bu bir belirsizlik olarak önümüzde durmaktadır.

Oy kayıpları yalnızca hükümet partilerinde değil, muhalefet tarafında da görülmektedir. 

Seçim sonuçları, Almanya’nın geleceği açısından endişe ve kaygı verici olmaktan çıkıp, toplum nezdinde karamsar bir duruma dönüşmüş durumdadır. Toplumu bu karamsar tablodan çıkartacak olan yine siyaset kurumudur.
Aşırı Sağ parti olan AFD´nin siyaseti; göçmenler politikası, ekonomik sıkıntılar ve dış politikada yapılan yanlışları politik reçetelerinin ana başlıklarını oluşturmaktadır. Bu alanlarda merkez partilerin siyaseten yetersiz kaldıkları ve toplumda oluşturulan bu karamsar tabloyu ortadan kaldıracak siyaseti oluşturamadıklarını görmekteyiz.

AFD´ye oy veren seçmen kitlesinin yalnızca refah düzeyi yüksek kesimlerden değil, orta sınıf gruplarında verdiğini seçim sonuçları bize göstermiş durumdadır.

Partilere göre baktığımızda Hükümet partisinin birinci partisi SPD, ekonomi politikalarında Liberal bir yöne eğilim göstermesi ciddi bir yanlışlık olarak değerlendirilmekte, Otomotiv sanayisinde yaşanan daralma, enerji tedariki ücretlerinin yüksek olması, pahalılık sorunlarına çözüm üretememesidir. Yeşiller Partisinin ülke gerçeklerinde uzak, yalnızca Transatlantik bağlantılı siyaseti, Hür Demokrat Partinin yalnızca yüksek gelir tabakasını korumaya yönelik siyasetleri Aşırı sağ partinin yükselmesini oluşturan ana etkenler olmuştur.

Rusya-Ukrayna savaşına verilen destek, Almanya ekonomisinde önemli bir kırılma yasatmış ve o kırılma hala sürmektedir. Devletin otoritesi ülkede, işsizliği, pahalılığı, fakirliği ve mülteciler konusunda ki problemli alanlardaki çözüm politikalarını ülke gerçeklerine bakarak hızlı bir şekilde hayata geçirmelidir.

Su anki hükümet hızlı bir şekilde sorunların çözümüne yönelik politik reçetelerini kamuoyuna mal edemezlerse, AFD gibi aşırı sağ parti ve hareketlerin yükselişinin önüne geçemeyecekleri gibi Kıta Avrupa´sında başak ülke olma rolünü de kaybetmiş olacaktır.

 

Erdal TEKIN

AB Uzmanı - Siyasal Iletişimci

Köln

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.