Atiye Keskin (Kubanlı) - Yazar
Köşe Yazarı
Atiye Keskin (Kubanlı) - Yazar
 

Bir Okuyucuma Cevap

Napolyon Mısır seferini yaparken, askerlerden birinin küreği kazdığı siperde sert bir cisme takılır. Biraz daha uğraşınca bir gazete büyüklüğünde üstü yassı bir taş bulur.  Eski Mısır yazısı (Hiyeroglif yazısı) , Yunanca hayatında kullanılan Mısır yazısı olarak üç yazı ile yazılmış  bu taş hemen icabeden yere gönderilir. Bilginler okuyabildikleri yanlara dayanarak Hiyeroglif yazısını meydana getiren şe- killerin manasını bulmaya çalışırlar. Fakat uzun uğraşmalarla bulamazlar. Bu işten vaz geçerler. Taşı bulan Champollion  adlı Fransız yirmi üç yıl uğraşarak oradaki resme benziyen işaretlerin ne demek olduğunu ve dolayısıyla  eski Mısır yazısını bulur. Bir okuyucum çocuğundan dert yanarak Lise onuncu sınıfa kadar daima baskı ve otorite ile çalışmak suretile gelebildiğini bunun psikolojik bir rahatsız olup olmadığını soruyor ve artık sabır ve takatinin bittiğini bildiriyor. Şurasını da önceden söylemek isterim ki, şayet çocuğunuza ders çalışma mesuliyetini vermemiş, okula başladığından beri çalışmasını tamamen üzerinize alarak ona bu itiyadı vermişseniz, bir müddet daha bu şekilde devam etmek mecburi- yetinde kalacaksınız. İkinci olarak zekâlar, mizaçlar gibi ayrı yaratılıştadır, Yaratıcı zekâ vardır, muzır zekâlar vardır, havaî zekâlar vardır, bunun gibi mizaçlara bağlı olarak bir çok görünüş arz eden zekâlar vardır. Daima bir baskı ve otoriteyi icap ettiren zekâlar muayyen bir çocukluk yaşından sonra kendi mesuliyetlerini ve menfaatlerini idrak edecek duruma gelecek- lerdir, ama sabrınızı katiyen  bırakmayınız. Uzun ve sabırlı bir bekleme insanı hayırlı neticelere götürür.. Bizde etrafa şöyle bir göz atacak olursanız, bazı aileler çocukları ile çok fazla, âdeta çocuğun şahsi faaliyetini öldürecek şekilde meşgul oluyorlar, bazıları da hiç meşgul olmayıp kendi havalarında yaşıyorlar. Halbuki bu iki hal de mahzurludur. Çocuk yaradılış itibarı ile havailiğe müsaittir. Talebelerin çalışma hayatlarıyla  meşgul olmakla beraber, mes'uliyet hissini ve okuma zevkini aşılamak neden çalışması icap ettiğini telkin etmek zarurîdir. Zekâların ve kabiliyetlerin bir kısmı fazla otoriteden, bir kısmı fazla alakasızlıktan yok olmaktadır. Çocuğunuz gibi bazı  müstesna yaradılışlar vardır ki, baskı ve otorite ile fevkalâde muvaffakiyet gösterir de, bu otorite üzerinden kalkınca çalışmaz. Bu tip zekâların çalışması ancak batı eğitiminde olduğu gibi alâkaya bağlı bir sistem içinde gelişebilir. Biraz daha sabır ve gayret ediniz, göreceksiniz ki insan zihni muayyen bir devreden sonra menfaat ve mesuliyetini idrak edecek şekilde yaratılmış olduğundan üzerinizden bu külfet kalkacaktır. Ama sabırlı olmanız şarttır. Yazımın başındaki fıkrada gösterdiğim gibi bir nefer yirmi üç sene bir taş üzerindeki dili çözmek için uğraşmıştır. Siz daha bir müddet çocuğunuzun zekâsındaki sırları çözmek için lise tahsilini bitirinceye kadar sabır edemezseniz netice cidden çok yazık olacaktır.  
Ekleme Tarihi: 23 Nisan 2024 - Salı

Bir Okuyucuma Cevap

Napolyon Mısır seferini yaparken, askerlerden birinin küreği kazdığı siperde sert bir cisme takılır. Biraz daha uğraşınca bir gazete büyüklüğünde üstü yassı bir taş bulur.

 Eski Mısır yazısı (Hiyeroglif yazısı) , Yunanca hayatında kullanılan Mısır yazısı olarak üç yazı ile yazılmış  bu taş hemen icabeden yere gönderilir. Bilginler okuyabildikleri yanlara dayanarak Hiyeroglif yazısını meydana getiren şe- killerin manasını bulmaya çalışırlar. Fakat uzun uğraşmalarla bulamazlar. Bu işten vaz geçerler. Taşı bulan Champollion  adlı Fransız yirmi üç yıl uğraşarak oradaki resme benziyen işaretlerin ne demek olduğunu ve dolayısıyla  eski Mısır yazısını bulur.

Bir okuyucum çocuğundan dert yanarak Lise onuncu sınıfa kadar daima baskı ve otorite ile çalışmak suretile gelebildiğini bunun psikolojik bir rahatsız olup olmadığını soruyor ve artık sabır ve takatinin bittiğini bildiriyor.

Şurasını da önceden söylemek isterim ki, şayet çocuğunuza ders çalışma mesuliyetini vermemiş, okula başladığından beri çalışmasını tamamen üzerinize alarak ona bu itiyadı vermişseniz, bir müddet daha bu şekilde devam etmek mecburi- yetinde kalacaksınız. İkinci olarak zekâlar, mizaçlar gibi ayrı yaratılıştadır, Yaratıcı zekâ vardır, muzır zekâlar vardır, havaî zekâlar vardır, bunun gibi mizaçlara bağlı olarak bir çok görünüş arz eden zekâlar vardır. Daima bir baskı ve otoriteyi icap ettiren zekâlar muayyen bir çocukluk yaşından sonra kendi mesuliyetlerini ve menfaatlerini idrak edecek duruma gelecek- lerdir, ama sabrınızı katiyen  bırakmayınız. Uzun ve sabırlı bir bekleme insanı hayırlı neticelere götürür.. Bizde etrafa şöyle bir göz atacak olursanız, bazı aileler çocukları ile çok fazla, âdeta çocuğun şahsi faaliyetini öldürecek şekilde meşgul oluyorlar, bazıları da hiç meşgul olmayıp kendi havalarında yaşıyorlar. Halbuki bu iki hal de mahzurludur. Çocuk yaradılış itibarı ile havailiğe müsaittir. Talebelerin çalışma hayatlarıyla  meşgul olmakla beraber, mes'uliyet hissini ve okuma zevkini aşılamak neden çalışması icap ettiğini telkin etmek zarurîdir. Zekâların ve kabiliyetlerin bir kısmı fazla otoriteden, bir kısmı fazla alakasızlıktan yok olmaktadır. Çocuğunuz gibi bazı  müstesna yaradılışlar vardır ki, baskı ve otorite ile fevkalâde muvaffakiyet gösterir de, bu otorite üzerinden kalkınca çalışmaz. Bu tip zekâların çalışması ancak batı eğitiminde olduğu gibi alâkaya bağlı bir sistem içinde gelişebilir. Biraz daha sabır ve gayret ediniz, göreceksiniz ki insan zihni muayyen bir devreden sonra menfaat ve mesuliyetini idrak edecek şekilde yaratılmış olduğundan üzerinizden bu külfet kalkacaktır. Ama sabırlı olmanız şarttır. Yazımın başındaki fıkrada gösterdiğim gibi bir nefer yirmi üç sene bir taş üzerindeki dili çözmek için uğraşmıştır. Siz daha bir müddet çocuğunuzun zekâsındaki sırları çözmek için lise tahsilini bitirinceye kadar sabır edemezseniz netice cidden çok yazık olacaktır.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.