-Takip ettiğim tarikat, cemaat ve adalet politikaları ile:
“Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü tehlikeye soktuğumuza”
-Seçimi kazanmak için Abdullah ve Osman Öçalan ile yaptığımız doğrudan, Kandil’le ‘Çözüm süreci’ adı altında İsveç’te kurumlarımızla yaptığımız görüşmeler ve Hüdapar’ la kurduğumuz ortaklıkla
“Milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyamadığımıza”
Devlet Başkanlığı ile Parti Başkanlığı’nın karıştırarak, anayasal organlar arasındaki anayasal düzeni bozarak, devletin en önemli kurullarına liyakati unutarak ‘ kullar’ atadığımıza, siyasi rakiplerimize her türlü evrensel değerleri unutarak ve devlet kurumlarına emirler yağdırdığımız, böylece
“Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye inanmadığımıza,”
Kadir Mısıroğlu, Ali Erbaş, İsmail Kahraman, Mustafa Armağan ve Şevki Yılmaz gibi kafaları Hilafet’te kalmış insanlara gösterdiğimiz itibar ile
“Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalmadığımıza ,”
Milleti ikiye ayırarak, bizden olmayanlara acımayarak, yurttaşlarımıza eşit, adil ve müşfik davranmayarak,
“Milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrıldığımıza”
Ülkemizdeki insanları, cemaat ve tarikat tedrisatına inananlar-inanmayanalar, namaz kılanlar-kılmayanlar, oruç tutanlar-tutmayanlar içki içenler-içmeyenler, başını örtenler-örtmeyenler, diye sınıflayarak,
“Türkiye Cumhuriyeti’nin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerimize aldığımız görevleri tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışmadığımıza Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusumuz ve şerefimiz üzerine and içeriz."
SİZ SUSUYORSUNUZ!
- Adam, Atatürk' ün kurduğu Meclise giriyor, o Meclis'in bütçesinden maaş alıyor, Atatürk' e küfrediyor..
Siz susuyorsnuz.
- Kadın, 1928 ' de Kanada' nın Alberta Eyaleti'ndeki Calgary şehrinde, insan sayılmazken 1934' ten beri seçilme hakkını kendisine tanıyan Atatürk' e küfredilmesini görmezden geliyor..
Siz susuyorsunuz.
-Adam, mehdiliğini ilân edip, bir otele çöküyor, yeni bir Adnan Oktar vak' ası yaşanıyor; küçücük kızlardan kendisine harem kuruyor, mehdiliğine inanan geri zeķâlıları köle gibi kullanıyor..
Aileler otelin önünde günlerce " Çocuklarımızı geri ver! " diye ağlıyor..
Esra Erol ATV ' deki programında günlerdir yırtınıyor.
Siz Ey Kaymakam, siz Ey Vali, siz Ey Polis Müdürü, siz Ey Savcı, siz Ey Aile Bakanı..
Siz Ey... Ey.... Ey... susuyorsunuz..
- Adam taş ocakları, adam altın madeni, adam turizm yatırımı, .adam gökdelenler dikeceğim diye, sadece bizim değil, sadece çocuklarımızın değil, sadece ülkemizin değil, dünyamızın yarınını çalıyor siz susuyorsunuz.