Biz , Bütçe Komisyonundaki bağırıp çağıran muhalefet milletvekillerine benzemeyiz.
Evrensel Hukuk Kuralları' na da Anayasamıza da bağlıyız.
Bağlı kalmakla yetinmez, onu korumayı da vazife biliriz.
Anayasamızın 2. maddesinde; “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.” hükmü düzenlendiğine göre:
Şeriatı özleyenleri, onlara " Dur!: Demeyen üstelik teşvik edenleri, Laik eğitimi bırakıp, Millî Eğitimi tarikat ve cemaatlara teslim edenleri,
devlet yönetiminde, sizden -bizden ayrımı yaparak halkın huzurunu bozanları,Atatürk milliyetçiliğini terk ederek ümmetçiliğe özenenleri, hukuk devletini koruyan ve anayasal sistemi güçlendiren sistemi yok sayıp, bir kişinin emrine uyanları , adaletin bağımsızlığını unutanları, hakimleri tayin etmek tehdidiyle vicdanı ile ailesi arasında tercih mecburiyetinde bırakanları,özel hastaneler yoluyla halkı soyanları,
milletin vekillerini yok sayarak, meclise gelmeyen , onların soru önergelerine cevap vermeyenleri, muhalefet liderlerini kamu kuruluşlarına sokmayıp anayasal görevlerini yapmalarını engelleyenleri, elbette " Anayasayı tebdil, tağyir ve ilga" suçundan dolayı yüce divana sevk edip, kendi işimize bakacağız.
İlk işimiz elbette millet anlayışından ümmet anlayışına geçmek için Suriye'den Afganistan'dan, Kuzey Irak'tan ülkemize sokulanları, Trump' ın pĺanladığı gibi gerekirse biz de zorla ülkelerine geri göndereceğiz.
Türk siyasetinin yeni kazandığı önemli bir isim olan İlkay Aksoy Hanımefendi' nin tespit ve tevsik ettiği gibi Suriye'deki iç savaş sırasında ilk okuldan üniversitelere kadar hiçbir eğitim kurumu savaştan zarar görmediği için, bizimkilerin " Savaşta liselerdeki, üniversitedeki kayıtlarımız yandı " diyenleri beyana dayalı olarak liselere, üniversitelere kayıt etmesini yok sayacağız;
"Doktorum, mühendisim, mimarım" diyen diplomasızların. kamu kuruluşlarına yapılan atamalarını iptal edeceğiz ve hepsini yalan beyandan sınır dışı edeceğiz,
Unutmayın biz Mustafa Kemâl' in askerleriyiz."