Kirli siyaset öyle aldı başını gitti ki ülkede….Başımızda bela. Onu unutmak ya da bertaraf etmek öyle kolay değil..
Oy alabilmek için hakikatler bu kadar tahrif edilmez ki… Yalanlar bu kadar söylenmez ki…
Siyasetin Arapçası at terbiyecisi demekmiş. At yalnız gem ile mi terbiye edilir bilmem ama milleti yönetmek gem işi olmamalı…
Oy kaygısı ile muhataba söylenmedik kalmıyor. İnsaf artık… Yeter bu zulüm millete…
Bıktım bu safsataları dinlemekten…Ne televizyon ne gazete tadı kaldı seyretme, okumaya…
Yerel seçimler nedeniyle alıp başını giden bu saçmalıklardan gına geldi.. Ara vereceğim artık.
Geçenlerde bir yerde okudum. Nietzche hayata küskün olan bu filozof Wagner konserini dinledikten sonra müziğin insan hayatındaki anlamını daha bir idrak eder.
1872 yılının Nisan ayında Wagner'in 9 senfonisini dinlerken adeta büyülenir, "yaşamın anlamı bu diyerek, yaşamın anlamsızlığını gideren şeyin sanat olduğu" fikrine ulaşır.
Bu noktada şunu söyler: İnsanın yaşamına iki büyük sorun damgasını vurmuştur; bunlardan biri eşitsizlik diğeri ise anlamsızlıktır. İnsan aklı eşitsizliği gidermek için hukuku, anlamsızlığı gidermek için de sanatı bulmuştur. Ne ki, ne o hukuka ulaşabilmiş ne de sanat ona, mücadele devam ediyor.
Sanatın en önemli şekli ise ona göre müzikti. Bu noktada temel soru şuydu: Acaba sanat toplumu değiştirebilir miydi?
Filozof haklı insan yaşamının büyük sorunlarından biri eşitsizlik, belki de en büyüğü.
Neyse devam edelim müziğin ve sanatın insan hayatındaki yerine.
Geçenlerde TRT kanalında “Sen Türkülerini Söyle” isimli bir nevi yarışma programı icra edildi. Bu programla halk müziğinin, daha doğrusu şiirinin hayatımızdaki anlamı gayet güzel vurgulanmıştı. TRT’yi bu program için tebrik etmek yerinde olacak.
Programda güzel Anadolu’mun muhteşem ezgilerini sunan birbirinden değerli, pırıl pırıl gençler vardı. Dile getirdikleri, insan hayatına hakikaten anlam veren duygulardı.
Özellikle finaldeki Harput Sadası uzun havaları, hoyratlar, İbrahimiye Gazel, “Tükendi Nakdi Ömrüm”, “Kesik Hoyrat” gibi gazeller tam birer hayat anlamıydılar.
Bu sanatı yaratan Fuzuli’ler, Yunus Emre’ler Aşık Veysel’ler, Aşık Mahzuni’ler, Neşet Ertaş’lar ve onların icracıları Enver Demirbağ’lar, Seyit Ali Çelik’ler, Kazancı Bedih’ler hayatın anlamını bize anlatan büyük ustalar, hepsine sonsuz teşekkürler.
Ya şiirler… Müziği de anlamlandıran onlar.
Mutlaka sizin de bildiğiniz bu şiirlerden ikisini, bugünlerde içinde bulunduğumuz havayı gayet güzel anlatan ve yalnız kendini düşünen siyasetçilerin zulmünü bir nebze de olsa unutturmak için sizlerle paylaşacağım.
Abdurrahim Karakoç’tan:
İsyanlı Sükut
“Gitmişti makama arz-ı hâl için
'Bey' dedi, yutkundu, eğdi başını.
Bir azar yedi ki oldu o biçim..
'Şey' dedi, yutkundu, eğdi başını.
Kapıdan dört büklüm çıktı dışarı
Gözler çakmak çakmak, benzi sapsarı...
Bir baktı konağa alttan yukarı
'Vay' dedi, yutkundu, eğdi başını.
Çekti ayakları kahveye vardı
Açtı tabakasın, sigara sardı
Daldı.. neden sonra garsonu gördü
'Çay' dedi, yutkundu, eğdi başını.
İçmedi, masada unuttu çayı
Kalktı ki garsona vere parayı
Uzattı çakmağı ve sigarayı
'Say' dedi, yutkundu, eğdi başını.
Döndü, gözlerinde bulgur bulgur yaş
Sandım can evime döktüler ateş
Sordum: 'memleketin neresi gardaş? '
'Köy' dedi, yutkundu, eğdi başını.
Yürüdü, kör-topal çıktı şehirden
Ağzına küfürler doldu zehirden
Salladı dilini.. vazgeçti birden,
'Oyyy' dedi, yutkundu, eğdi başını.”
Bu şiiri “Söz ve Müzik Mahzuni Şerif” imzasıyla yayınlayan Mahzuni’nin Karakoç’a özrünü belirten şiir:
KARAKOÇ BABA'YA
“Elbistan yiğidi Karakoç Baba
Kumanyalar bizde azık değil mi
Bizim yöremizin gerçek diliyle
Haksıza gözümüz kızık değil mi
Atına binmeyi bilmeyen tatar
Kendi hayalinde ciritler atar
Beşimiz tok, on binimiz aç yatar
Böyle bir sisteme yazık değil mi
Sülalem sermemiş yırtılmış sergi
Vallahi dediğim değildir yergi
Hırsıza kaç kurtul, mazluma vergi
Böyle bir adalet kazık değil mi
Az değildir Karakoç'dan aldığım
Boşa mıydı Mahzunîlik bulduğum
Sen, ben söylemezsek kurban olduğum
Bizdeki ozanlık bozuk değil mi”
Her şeye rağmen yeni yılın bütün insanlık için sağlık, mutluluk, huzur dolu olmasını dilerim.