Beş başlıkta özetleyelim;
1- Dünya'da baskılar artıyor.
Trump'tan Putin'e, Netenyahu'dan, Zelenskiy'e, Kickl'ye kadar...
Aşırı sağa kayışlar hızlanmaktadır.
Türkiye'de de demokrasinin sınırları genişledikçe, siyasal müdahale azaldıkça, toplumsal örgütlenme arttıkça ülkenin verimlilik potansiyeli harekete geçebilir.
2- İklim ve çevre faciaları çoğalmaktadır.
2024 yılı 1800'den beri ölçülen en sıcak yıldır.
Dünya sıcaklığında ortalamada 1.5 santigrad derecenin üstünde artış gerçekleşmiştir.
Nedeni; fosil yakıtlar ve arazi kıyımlarıdır.
Kömür, petrol ve doğal gaz kullanımıyla atmosfere salınan sera gazı olgusudur.
Çözüm; fosil yakıtları azaltıp, güneş enerjisine, elektriğe ve rüzgâr-su enerjilerine yönelmektir.
3- yoksulluk arttı, gelir adaletsizliği, geçinme endeksleri çok dikkat çekmeye başlamıştır.
Muhalefet bir türlü toplumdaki öfkeyi örgütleyemiyor, bu durum siyasetin dönüşümünü engellemektedir.
4- Batıya doğru göçmen akınlarında yoğunlaşmalar olmuş ve olmaktadır.
5- çağımız bir " yeni yalan zamanlar" deryası haline gelmiştir.
Yapılanlarla söylenenler birbirinin tam zıddı olmaktadır.
Bunun sayısız örnekleri vardır.
Siyasal mücadeleyi biraz daha bilimle- sosyal bilimlerle birleştirmek gerekiyor.
Bilimsel bulguları politik plan ve programlara uygulamak şarttır.
İnsanların siyasal tercih- tutum ve davranışlarında belirleyici olan etkenler nelerdir?
Önemli bir tez konusu.
Bunun yanıtı sosyal bilimdedir.
Toplumsal dönüşümlerin de hareket yasaları vardır.
Bunlar üzerine düşünmek ve derinleşmek yurttaşlık görevidir.
Sevgiyle ve üretkenlikle kalın.