Yetmiş üç türü bulunan kedi ve üç yüz kırk türü bulunan köpekler insanların dilsiz dostlarıdır. Her iki türden onlarcası yabani olarak yaşayan yırtıcılar olarak bilinse de kedi ve köpekler birer evcil hayvanlardır.
Bunlardan şanslı olanları barınaklarda, daha şanslı olanlar evlerde, hiç şansları olmayanlar ise sokaklarda yaşarlar.
Kırk iki dişi olan köpekler 150 -200 kelime ögrenebilirler. Sahiplenilmiş köpekler, sahibini sahibinden daha çok sever, yaşamı boyunca yanında kalır. Soğuk havayı, vara yoga havlamayı seven köpekler, suya girip yüzebildikleri halde, çamura da batsa umursamazlar. Kör ve sağır olarak doğan köpekler, ıslak burunları sayesinde iyi koku alırlar. İtaat ve sadakat timsali bu canlılar, kıskanma, özleme, depresyona girme özelliğine sahiptirler
Rahatlığın uzmanı kediler ev ortamını ve sıcağı sever. Zorunlu olmadıkça miyavlamaz, artistler gibi rol yapabilirler. İnsanlar kedileri değil, kediler insanları sahiplenirler. Kimseye şirin görünmek için maskara olmaz, kendisini kimin sevip, kimin sevmediğini bilirler. Sahibi kediyi değil kedi sahibini eğitir. Akıllı ve bilgedirler. Sudan nefret eden kediler, üst başını yalayarak temizlerler. Aynı zamanda kediler, rüya görür, dilleri tatlıların tadını algılamaz, sudan korkar ama deniz suyunu içer.
Kedi gider dışarda kendi karnını doyurur gelir. Gelirken yakaladığı avlardan sahibine de pay getirir.
Köpek sahibine bağlıdır. Kendi başına gidip karnını doyuramaz, tamamen sahibine bağımlı yaşar.
Soğuk kış aylarında evin asi kızı kediler altı saat aç kaldıklarında ve tembel oğlu köpekler on yedi saat aç kaldıklarında donarak ölürler.
Yukarda birtakım özelliklerini ifade ettiğimiz, insanların yaşamadığı yerlerde, yaşamayan, yaşayamayan dilsiz dostlarımız bizlere emanettir. Emanetlerimizden, yemeklerimizi ve bir tas suyumuzu esirgemeyelim.