Hepimizin bir varoluş çabası, bir duruşu var. Kimsenin kendi yaptığı işe bakıp başkasının yaptığı şeyi küçümsememesi gerektiğini düşünüyorum. Kimi insanlar büyük laflar eder: "İnsanlığın kurtuluşu için, halkların kardeşliği için, barış için!" derler. Kendilerince bir şeyler yaparlar, iyi bir şeyler. Kimi insanlar ise kendilerini eski çağlardan kalma harabelere, anıtlara ve arkeolojik kazılar sonucunda gün yüzüne çıkartılmış nesnelere verirler. Kimileri Afrika’ya gidip, Avrupa'daki rahat hayatlarını bırakarak orada nesli tükenmekte olan siyah gergedanları ve zürafaları korumaya adar, ormanın içinde tehlikelerle dolu ve her türlü lüksten uzak yaşarlar. Bazıları Antarktika'da, bazıları kutuplarda penguen, fok ve kutup ayılarının yaşam hakkı için mücadele ederler. Kimileri orman tahribatına karşı gece gündüz çalışır ve bu yüzden birçok düşman edinir. Şehirlerde ise kedi ve köpekleri koruyan insanlar vardır, onlar için ömür harcarlar, yara tedavi eder, aç karın doyurur ve zehirlenmelerine engel olmaya çalışırlar. Kimileri kadın hakları için çalışır, bazı insanlar çocukların her türlü şiddet ve istismarına engel olmaya çabalar. Birçok insan fakir fukara eğitim ve sağlık hizmeti alamadığı için üzülüp dernekler kurarak yardım etmeye çalışır. Kimi insanlar şehirlerin siluetleri bozulmasın diye çirkin yapılaşmalara karşı başkaldırır. Yazın yazlık, kışın kışlık kıyafetler için kapı kapı gezip ihtiyaç sahiplerine dağıtan insanlar vardır. Bu böyle sürüp gider. Aslında, saf kötülük peşinde olmayan herkes bu dünyada iyi bir şeyler yapıyor. Evindeki balkonunda iki saksı çiçek büyüten ya da torunlarına eski zaman hikayeleri anlatan biri bile iyi bir şeyler yapıyor. Önemli olan, o iyilikleri artırmak. Birbirimizin iyi yanlarını küçümsemek yerine, çabalarımızı birleştirelim, ufkumuzu geniş tutalım ve ondan sonra da bırakalım herkes kendi yolunda dünyaya iyi bir şeyler yapsın. Peki, insanları bu konuda harekete geçirmeye nasıl ikna edebiliriz? İşte bazı stratejiler: İnsanları bilgilendirerek ve farkındalık yaratarak başlamak önemli. Konuyla ilgili eğitici içerikler, seminerler ve atölye çalışmaları düzenleyebiliriz. Sosyal medya platformlarını, blogları ve diğer dijital kanalları kullanarak geniş kitlelere ulaşabiliriz. Başarı hikayeleri ve örnekler paylaşarak insanlara ilham verebiliriz. "Deniz Yıldızı" hikayesi gibi dokunaklı öyküler, insanları harekete geçmeye teşvik edebilir. İnsanlara katılım fırsatları sunmak, harekete geçmeleri için teşvik edici olabilir. Gönüllü projeler ve etkinlikler düzenleyerek, insanların katkıda bulunabileceği somut yollar yaratabiliriz. Benzer düşünen insanları bir araya getirerek topluluklar oluşturmak, daha güçlü bir etki yaratabilir. Topluluklar, bireylerin birbirlerinden ilham almasını ve motive olmasını sağlar. İnsanlara küçük ve kolay uygulanabilir adımlarla başlamalarını önermek, daha büyük değişiklikler için bir başlangıç olabilir. Küçük başarılar, motivasyonu artırabilir ve daha büyük adımlar için cesaretlendirir. İnsanların yaptıkları olumlu eylemleri takdir etmek ve pozitif geri bildirimde bulunmak, onları daha fazla çaba göstermeye teşvik edebilir. Farklı organizasyonlar, dernekler ve bireylerle iş birliği yapmak, daha geniş bir etki yaratabilir. Destekleyici bir ağ oluşturmak, insanların harekete geçme isteğini artırabilir. Net hedefler belirlemek ve bir vizyon oluşturmak, insanlara bir amaç ve yön duygusu kazandırabilir. İnsanlar, belirli bir hedefe ulaşmak için daha motive olurlar. "Deniz Yıldızı" hikayesindeki gibi, küçük bir eylem bile büyük bir fark yaratabilir. Önemli olan çaba göstermek ve umut etmek! Çabanız, umudunuz ve sevginiz hiç eksik olmasın.