Atatürk başlıca üç imza kullanmıştır. Bu imzalar ve Atatürk’ün mührü internette yayınlanmıştır. Yazımıza ekli imzaları ihtiva eden bu belgede imzalar açık olarak görülmektedir.
Bu imzaların ilkinde (şekil 1) üç bacak dikkati çekmektedir. İkinci imza yeni harflerin kabulünden sonraki imzadır. 1928 tarihinden itibaren kullanılan imzadır. Bu imzada Gazi kelimesinin G’si boyut olarak büyük G, ama harf olarak küçük g kullanılmıştır. Küçük g’nin alt bacağı uzatılmış, sivriltilmiş altta bacağın ucunda bir nokta oluşmuştur. (Şekil 2) Yine bu imzada Mustafa’nın M’si büyük olması gerekirken küçük m olarak yazılmış ve m’nin bir bacağı aşağıya uzatılarak bir bacak oluşturulmuştur. Küçük m’nin yanında bir nokta (.) dikkati çekmektedir. Kemal kelimesinin küçük l harfinin ucu aşağıya doğru uzatılmış ve bir bacak oluşturulmuştur. Bu imzada böylece üç bacak oluşturulmuştur. Tıpkı eski Türkçe imzada olduğu gibi. Üçüncü imza son imzadır, soyadı yasasından sonra kullandığı imzadır. Bu imzada Kemal kelimesinin ilk harfi büyük K harfi olması gerekirken küçük k olarak kullanılmıştır. Küçük k’dan sonra önceki imzada m’den sonra burada da nokta (.) dikkati çekiyor. Atatürk kelimesinin ilk harfi büyük (A) olması gerekirken büyük A boyutunda ama küçük (a) olarak kullanılmıştır. Bu imzada küçük (k) nın iki bacağı dikkat çekiyor. Atatürk kelimesindeki küçük (k) nın bir bacağı uzatılmış, bu imzada üç bacaklı hale sokulmuştur. (Şekil 3)
Bizim bilgilerimize göre Atatürk üzerinde çalışan yabancı bir otorite Feröz Ahmet, imzanın Gazi ve Mustafa kelimelerinin baş harfi olan Gazi ve küçük (m) nin kaldırılmasını Atatürk’ün LAİKLİK anlayışının sonucunda olduğunu belirtiyor. Gazi ve Mustafa kelimelerinin dini motif içerdiği için kullanılmadığını belirtiyor.
Olayı uzay geometri açısından incelersek, üç bacak üç noktaya oturmaktadır. Uzay geometride üç noktadan bir düzlem geçer. Üç imzada boşta havada değil, bir düzleme oturmaktadır.
Bu üç bacak üç grup gerçeği belirtmektedir. Atatürk 1 Kasım 1937’de TBMM’ni açış konuşmasında şöyle demektedir:
“Bizim yolumuzu çizen, üzerinde yaşadığımız yurt, bağrından çıktığımız Türk milleti, bir de dünya tarihinin ıstırap dolu sayfalarından çıkardığımız neticelerdir.”
Atatürk’ün bütün ideolojisi bu üç grup gerçeklikten kaynaklanmaktadır.
Atatürk’ün bütün fikir ve fiilleri bu üç grup gerçeklikten kaynaklanmaktadır.
Türkiye’nin gerçekleri.
Türk milletinin gerçekleri.
Dünyanın gerçekleri.
Üç grup gerçeğin oluşturduğu üç bacak, üç bacağın oluşturduğu üç nokta ve bu üç noktanın oluşturduğu DÜZLEM, gerçeklikler DÜZLEMİ. Bu gerçeklikler düzlemi üzerinde yükselen fikirler, fiiller, projeler, eylemler. Sadece bunları belirtmekle analizin tamamlandığını söylemek mümkün değildir.
Atatürk’ün fikir ve eylemlerini iki gruba yönelik olarak toplamak mümkündür:
1-Bize yani Türkiye’ye ve milletimize yönelik olanlar.
2-Bize ve dünyaya yönelik olanlar.
Birinci gruba bazı örnekler verelim:
İstiklal Savaşımız, Altı İlke, ulusal egemenlik, (hürriyetin de müsavatın da nokta-i istinadı Hakimiyet-i Milliye, ulusal egemenliktir), Misak-ı Milli, kalkınma planları, karma ekonomi, bağımsızlık gibi.
Hem bize hem dünyaya yönelik olanlar ise kısaca şunlardır:
Yurtta Barış, Dünyada Barış, İstikbal Göklerdedir, Adalet Mülkün Temelidir, Ordumuz Türk birliğinin, Türk kudret ve vatanseverliğinin çelikleşmiş sembolüdür. Ağa ç, çiçek yeşillik medeniyet demektir. Bu örnekleri çoğaltabiliriz.
Bugün dünyada fertleri özgür ama kendileri bağımsız olmayan ülkeler vardır. Kanada, Avustralya gibi. Kemalizm bu durumu bizim için uygun görmez. Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir diyerek bağımsız olmadan özgürlüğün yarım kalacağını belirtmiştir.
Cumhuriyetçilik Atatürk’ün bizim için ortaya koyduğu ALTI İLKE’nin birincisidir. Atatürk, “Cumhuriyet demek, demokrasi ile devlet idaresi demektir” diyerek Cumhuriyetle Demokrasiyi bağlamıştır. Demokrasi bizde ancak ve ancak Cumhuriyetle var olabilecektir. Başka ülkelerde İngiltere ve İskandinav ülkelerinde demokrasi vardır ama cumhuriyet yoktur. Kemalizm bu durumu reddeder. Bu durumu da burada belirtmeyi uygun ve gerekli gördüm.
Bu konuyu daha geniş olarak bir kitap halinde okuyucuya sunacağım.
Tüm Kemalistlere selamlar.
(*) Bu yazının içinde yukarıda da görüldüğü gibi üç şekil üzerinde izahlar verilmiştir. Ancak Sayın Yazarın bu makalesinde, yazılım icabı söz konusu şekillere yer maalesef verilememiştir. Bu nedenle Yazarımızın bu yazısı şekilleri de içerecek bir şekilde haberler bölümümüzde de okuyucularımıza sunulmuştur