Hasan İLERİ - Med.Dr.
Köşe Yazarı
Hasan İLERİ - Med.Dr.
 

CHP’nin Genel Başkanları

12 Eylül 1980’de Atatürk’ün emaneti CHP kapatıldı. 1983 genel seçimlerine giden sürede CHP ardılı partiler kuruldu. Bu ardıl partilerin genel başkanları Necdet Calp, Cezmi Kartay ve Aydın Güven Gürkan’dır. Daha sonra oluşan SeHePe’nin genel başkanları da Erdal İnönü ve Murat Karayalçın olmuştur. 1992’de yeniden açılan ve kurulan CHP’nin Genel Başkanı Deniz Baykal olmuştur. CHP’nin yeniden açılması ve Deniz Baykal’ın Genel Başkanlığı o dönemde bir heyecan ve ümit yaşatmıştır. Bu umut ve heyecanın nedeni CHP ardıllarının CHP misyonunu sürdüremeyişidir. Baykal, bu umut ve heyecanı görmezden gelerek “SOSYAL DEMOKRATLARIN BİRLİKTELİĞİ” sloganına sarılarak, CHP’ye yönelik bu heyecan ve umut dalgasını birkaç içinde söndürmüştür. CHP’nin üçüncü Genel Başkanı Ecevit büyük ısrarlara rağmen CHP’den uzak durmuş, DSP ile yoluna devam etmiştir. SeHePe, Murat Karayalçın döneminde olağanüstü erimiş, bitik bir parti durumuna düşmüştür. SeHePe’nin imdadına CHP’nin BİRLEŞME TUTKUSU yetişmiştir. SeHePe, CHP’nin ardılıdır ama CHP’den oldukça uzaktı. 1987 yılındabölücülüğe göz kırpan bir siyasal oluşumu TBMM’ne taşımış ve Kürtçe yemin skandalını yaratmıştır. 1992 yılından sonraki genel başkanlar Deniz Baykal, Hikmet Çetin, Altan Öymen’in başarılı hiçbir icraatları yoktur. Deniz Baykal döneminde CHP’nin seçim barajını aşamayıp TBMM dışında kalması unutulmamalıdır. Altan Öymen, Hikmet Çetin seçimlere bile giremeden genel başkanlık koltuğunda oturmuşlardır. Bugün sadece ve sadece isimleri kalmış, o isimlerde unutulmaya başlamıştır. Bu üç genel başkan da başarılı olmaktan çok uzaktır. Bir komplu sonrası CHP genel başkanlı koltuğuna oturan Kılıçdaroğlu da az da olsa bir umut ve heyecan yaratmıştır. 13 yıllık genel başkanlık döneminde Kılıçdaroğlu YENİLGİLER ŞAMPİYONU olmuş, 13 seçimden bir tanesinde biraz başarılı olmuştur. Kılıçdaroğlu CHP’de etnik ve mezhepsel siyasetin önünü açmış, Atatürk’ün LAİKLİK ilkesini çiğnemiş, Dersimli Kemal diyerek ulusalcılığa karşı çıkmış, Atatürkçüleri Parti’den uzaklaştırmış, Altılı Masa’da süreci yönetememiş, fevkalade başarısız olmuştur. CHP ile ilgisi, ilişiği olmayan pek çok kişiye milletvekilliği hediye etmiştir. Fevkalade başarısız bir genel başkandır. 12 Eylül sonrası genel başkanların, 12 Eylül öncesi genel başkanlarla bir ilgi ve ilişiği yoktur. Türkiye’nin içine düştüğü bu zor günlerin sebebi büyük ölçüde CHP’nin bu baş ağrısı genel başkanlarıdır. Bu genel başkanlar ilk üç genel başkandan yıldızlar kadar uzaktırlar.        
Ekleme Tarihi: 28 Ocak 2024 - Pazar

CHP’nin Genel Başkanları

12 Eylül 1980’de Atatürk’ün emaneti CHP kapatıldı. 1983 genel seçimlerine giden sürede CHP ardılı partiler kuruldu. Bu ardıl partilerin genel başkanları Necdet Calp, Cezmi Kartay ve Aydın Güven Gürkan’dır. Daha sonra oluşan SeHePe’nin genel başkanları da Erdal İnönü ve Murat Karayalçın olmuştur.

1992’de yeniden açılan ve kurulan CHP’nin Genel Başkanı Deniz Baykal olmuştur.

CHP’nin yeniden açılması ve Deniz Baykal’ın Genel Başkanlığı o dönemde bir heyecan ve ümit yaşatmıştır. Bu umut ve heyecanın nedeni CHP ardıllarının CHP misyonunu sürdüremeyişidir. Baykal, bu umut ve heyecanı görmezden gelerek “SOSYAL DEMOKRATLARIN BİRLİKTELİĞİ” sloganına sarılarak, CHP’ye yönelik bu heyecan ve umut dalgasını birkaç içinde söndürmüştür. CHP’nin üçüncü Genel Başkanı Ecevit büyük ısrarlara rağmen CHP’den uzak durmuş, DSP ile yoluna devam etmiştir.

SeHePe, Murat Karayalçın döneminde olağanüstü erimiş, bitik bir parti durumuna düşmüştür. SeHePe’nin imdadına CHP’nin BİRLEŞME TUTKUSU yetişmiştir. SeHePe, CHP’nin ardılıdır ama CHP’den oldukça uzaktı. 1987 yılındabölücülüğe göz kırpan bir siyasal oluşumu TBMM’ne taşımış ve Kürtçe yemin skandalını yaratmıştır.

1992 yılından sonraki genel başkanlar Deniz Baykal, Hikmet Çetin, Altan Öymen’in başarılı hiçbir icraatları yoktur. Deniz Baykal döneminde CHP’nin seçim barajını aşamayıp TBMM dışında kalması unutulmamalıdır. Altan Öymen, Hikmet Çetin seçimlere bile giremeden genel başkanlık koltuğunda oturmuşlardır. Bugün sadece ve sadece isimleri kalmış, o isimlerde unutulmaya başlamıştır. Bu üç genel başkan da başarılı olmaktan çok uzaktır.

Bir komplu sonrası CHP genel başkanlı koltuğuna oturan Kılıçdaroğlu da az da olsa bir umut ve heyecan yaratmıştır. 13 yıllık genel başkanlık döneminde Kılıçdaroğlu YENİLGİLER ŞAMPİYONU olmuş, 13 seçimden bir tanesinde biraz başarılı olmuştur. Kılıçdaroğlu CHP’de etnik ve mezhepsel siyasetin önünü açmış, Atatürk’ün LAİKLİK ilkesini çiğnemiş, Dersimli Kemal diyerek ulusalcılığa karşı çıkmış, Atatürkçüleri Parti’den uzaklaştırmış, Altılı Masa’da süreci yönetememiş, fevkalade başarısız olmuştur. CHP ile ilgisi, ilişiği olmayan pek çok kişiye milletvekilliği hediye etmiştir. Fevkalade başarısız bir genel başkandır.

12 Eylül sonrası genel başkanların, 12 Eylül öncesi genel başkanlarla bir ilgi ve ilişiği yoktur. Türkiye’nin içine düştüğü bu zor günlerin sebebi büyük ölçüde CHP’nin bu baş ağrısı genel başkanlarıdır. Bu genel başkanlar ilk üç genel başkandan yıldızlar kadar uzaktırlar.

 

 

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ulusgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.