CHP’de içinde bulunduğumuz yerel seçim sürecinde bazı etkin ve yetkin kişilerin bir söylemi olmuştur.
“Sosyal Demokrat Belediyecilik”
CHP Ankara Etimesgut belediye başkan adayı Sayın Erdal Beşikçioğlu, namı diğer Behzat Ç. Ve Balıkesir CHP İl Başkanı Sayın Erdal Köybaşı’ndan da bu söylemi duyduk.
CHP’nin altı ilkesinden biri HALKÇILIK’tır. Halkçılık denildiği zaman genelde toplumun orta ve alt gelir gruplarının yararı anlaşılır. Kemalizm’in Halkçılık ilkesi, sosyal demokrasinin belediyeciliğinden farklıdır. Kemalizm’in Halkçılık ilkesi, diğer beş ilke içinde yer alır, diğer beş ilkeden güç alır, diğer beş ilkeye güç verir. Altı ilkenin kaynağı Milli Siyaset ve Misak-ı Millidir. Kemalizm’in Halkçılık ilkesi, diğer beş ilke ve Milli Siyaset, Misak-ı Milli olmadan söz konusu değildir.
Sosyal demokraside Kemalizm’in altı ilkesi, Milli Siyaset, Misak-ı Milli yoktur. Sosyal demokraside ulusçuluk, uluslaşma, ulusal egemenlik aşılması gereken kavramlar olarak görülür. Sosyal demokraside milliyetçilik, millicilik gibi kavramlar yoktur. Sosyal demokrasi kayıtsız şartsız demokrasi, yerelleşme ve küreselleşmeyi ön plana alır. Sosyal demokraside uluslaşmadan ziyade yerellik ön plandadır. Sosyal demokrat belediyecilikte ulusalcılık değil yerellilk, yerelleşme ön plandadır. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanının 19.yüzyılda İzmir’in flamasını ön plana çıkarması sosyal demokrat bir eylemdir ve de doğal olarak tepki çekmiştir.
Sosyal demokrat belediyecilik denildiği zaman Kemalist ögelerden soyutlanmış belediyecilik anlaşılır, yani sosyal demokrat ögelere yakın bir belediyecilik akla gelir ki bu CHP felsefesine tamamen terstir.
21.yüzyılın birinci çeyreğini bitiriyoruz. Dünyada pek çok ülke bilgi toplumuna girmiştir. Türkiye de bilgi toplumuna girmektedir. Bilgi toplumuna yaklaşan Türkiye’de etkili ve yetkili kişilerin bu denli hatalar yapması ŞAPLA ŞEKERİ karıştırmaktır.
Bu yanlışlığa sebep nedir?
CHP’nin sosyal demokrasiyi put yapmasıdır, tartışmasıdır. Günümüzde her şey tartışılmakta sadece ve sadece sosyal demokrasi tartışılmamaktadır.
Sosyal demokrasinin ne menem bir şey olduğunu ne zaman öğreneceğiz?
Bilgi toplumuna yaklaşan Türkiye’de sosyal demokrasi putu ne zaman kırılacaktır?
Bilen varsa söylesin ya da yazsın.