Koskoca şehirde sadece tek kişiydi. Cübbeli, şalvarlı, takkeli, çember sakallı. Bi tuhaf adamdı. 12 Eylül öncesiydi, ortaokulda, çocuktum. Kırk beş sene geçmiş üzerinden, renkli kişiliği gözümde durur halen. Keman çalar, Cumhuriyet okur, kitabevi işletirdi. Kibar ve centilmendi. Nasıl bi "yobazdı" aklım sırrım ermedi hiç.  Yahu turist gibiydi aynen! **** Darbeye denk geldi ömrüm. Lise öğrencisiydim artık. Aslında pekçok yönden şanslı bi kuşak olarak büyüyorduk ne güzel, bu soysuz heriflere çattık, kainatın gelmiş geçmiş en şanssız nesli olup çıkıverdik. Şehrimin en köklü, en çok okunan yerel gazetesinin köşe yazarı idim de bi yandan. Yaşıma başıma bakmadan... Kalemimin kantarının topuzu o zamanlarda da yoktu. Esip gürlüyordum Mustafa Kemal'e ihanet edenlere. Kim var, kim yoksa! Örneğin, okuduğum liseye, sanki başka hiçbi eksiği yokmuş gibi mescit yapmaya kalktılardı, üniformalarından utanmayan birileri. Kıyameti kopardımdı kendimce.  Şehrimin duayen bi gazetecisi yanına çağırdı beni, nurlarda uyusun. Bak Gürselciğim diye söze girerek, ki böyle söze girilirse mutlaka bi kabahat işlemiş olurdum, şunları anlattı; Mebusun biri, kürsüde "Bu meclisin yarısı namussuzdur" demiş. Büyük bi kavga çıkmış, ne kadar vekil varsa kürsüye yürümüş falan. Sözünü geri alması istenmiş. Canını zor kurtaran adamcağız yeniden söz alıp; "Özür diliyor ve düzeltiyorum, bu meclisin yarısı namusludur" diyerek  çıkmış işin içinden. Sen de yazılarını böyle yazıver aslanım.  **** Çok güldüm bu kıvrak zekaya. Mesajı da aldım almasına.  Ama bu öğüde asla uymadım. Lafını eğip büken yazar, Mustafa Kemal'in askeriyim diyemez. Olsa olsa başka bişeydir. Beş para etmez.  **** Keman çalan, ince ruhlu o kıymetli "yobaz" ağabeyimi hiç unutmadım. Ata'mızı sömürenlere de... Dinimizi sömürenlere de... Doğu bölgelerimizi sömürenlere de... Hep uzak durdum. Benim hedef kitlem galiba o çember sakalıyla Cumhuriyet okuyan sade insanlardı. Ben bu tür insanların okulda mescid istediğini hiç duymadım. Tamam, bunların yarısı namussuzdu belki, lafımı yine kıvırmam, ama yarısı da kesin namusluydu. **** Dünyadaki her şey yüzde elli oranına dayanır.  Sözüngelimi; başlama vuruşu öncesi hakem parayı havaya attığında, yere düşecek iki olasılık vardır. Yazı veya tura! Sözüngelimi; en sevdiğiniz gömleğin lekesi, kuru temizlemecide ya çıkar ya çıkmaz. Gömleğin başına başka bişey gelmez. Sözüngelimi; akşam eve en yakın fırında, ekmek ya vardır, ya da siz gidene kadar tükenmiştir. Yan bakkalda Omomatik olması bu yüzdeyi değiştirmez. Seçim vakti geldi çattı, ben en çok akpli seçmenlere güveniyorum bu kez. Çünkü en az yarısı vatanseverdir.  ****  Bu kardeşlerimin tamamı vatanlarından vaz geçmiş olamazlar. Ordusunu sevmiyor olamaz. Tarımına düşman olamazlar.  Bu kardeşlerimin tamamı rant peşinde koşuyor olamazlar. Denizlerini kirletmek, göllerini kurutmak, ormanlarını yakmak istiyor olamazlar. Bu kardeşlerimin tamamı çalıyor ama çalışıyor olamazlar. Bi kereden bişey olmaz diyenlerden, ne istediler de vermedik diyenlerden olamazlar. Bu kardeşlerimin tamamı Andımıza karşı olamazlar. T.C ibaresini sevmiyor olamaz. Bayrağımızı minder yapanlardan, Türklüğü ayaklar altına alanlardan, şehitlerimize kelle diyenlerden olamazlar. Bu kardeşlerimin yarısı namusludur. **** Gerçekten umudumu kesmişim diğerlerinden. En büyük umudum akpli seçmendedir. Hepsi Mustafa Kemal'i unutmuş olamazlar.  En az yarısı keman çalmak istemektedir.