“Londra’da hangi sporlar vardır, hangi sporlar yapılır, , hangileri izlenir, , seyredilir ? “ şeklinde yöneltilebilecek soruya “Hangileri yapılmaz ki” diye cevap vermek en doğrusu olur, bence.
Evet, Londra’da dağ, tepe olmadığından, kar da pek seyrek ve kısa süre ile yağdığından kayak, kızak ve benzeri kış-kar sporlarının dışında bildiğiniz, bilmediğiniz veya adını hiç duymadığınız yahut az duyduğunuz her spor yapılır, seyredilir.
Hatta bazı sporların doğduğu yer de İngiltere’dir.
Londra’da halk, spor ve sağlık amacıyla yürür, koşar, bisiklete biner.
Tabii bir de profesyonel veya amatörce yapılan spor müsabakaları vardır.
İsterseniz kısaca bir göz atalım.
Tenistan başlayalım mı ?
16.yüzyılda yaşamış olan ve tahtına erkek varis vermeyen karılarını
idam ettirmekten kaçınmayan İngiltere Kralı 8.Henry eşi Anne Boleyn’in kafası kesilirken Thames Nehri kıyısında yer alanHampton Court Sarayındaki kaplı salonda tenis oynuyormuş. (Ata not: Ben Sarayı gezerken bu tenis kortunu da gördüm). Varın düşünün İngiltere’deki tenisin tarihini.
Bence tenis denildiğinde akla ilk gelen isim Wimbledon’dur. Buradaki kortlar dünya tenis sporunun”Kabe”si sayılır. Tahmin edeceğiniz üzere Kentte bir çok tenis klübü, sayısız tenis kortu vardır.
Bizde pek bilinmeyen Kriket’in de doğum yeri Londra’dır. 18.yüzyılda oynanmaya başlanan bu oyunun “Kabesi de yine bu şehirdeki Lord’s Kriket Sahasıdır. Kentte tabiatıyla bir çok kriket klubü sahası bulunur. Çocuklar, gençler saha olmasa da parklarda, açıklıklarda kriket oynarlar.
Bizde yine az bilinen sporlardan olan Ragbi’de, aynı adı taşıyan şehirdeki aynı isimli okulda 19. Yüzyılda icad edilmiştir.. İngiltere’de iki ayrı Ragbi ligi vardır: Rugby Union ve Rugby Leauge.
Ulusal düzeydeki bu liglerde Londra’nın 13 takımı mücadele etmektedir. Daha alt düzey liglerde ise yaklaşık 20 Londra takımı yer almaktadır. İngiltere için ragbinin “Kabe”si 82 bin kişilik Twickenham Stadıdır. Şehirde tribünlü yirmiden fazla, tribünsüz ise sayılamayacak kadar çok ragbi sahası mevcuttur.
Hydi bir spor” Kabe”sine daha değinelim, Ascot. Erkeklerin jaket atay ve silindir şapka, kadınların abiye elbise ve şatafatlı şapkalar giydikleri Ascot yarışlarına katılanların resimlerini mutlaka görmüşsünüzdür. Bu bir gösteriş budalalığı değil yıllardır devam eden geleneğin sürdürülmesidir. Tıplı Wimbledon seyircilerinin çilek ve şampanya adetleri gibi. Tabii bu kıyafet mecburiyeti sadece Ascot yarışları için sözkonusudur. Diğer hipodromlarda nbu mecburiyet bulunmamaktadır.
At , binicilik sporları İngiltere’de çok yaygındır. ylr ki 96 yaşında vefat eden Kraliçe 2.Elisabeth dahi son yıllarına kadar at binmiştir. Kızı Anne ve oğlu Charles (şimdiki kral) da usta binicidirler. Londra’da bir çok atçılık kulübü , hipodrom olduğu gibi başta Hyde Park olmak üzere bazı parklarda at binenler için gezinti parkurları yapılmıştır.
Atçılık denildiğinde Atlı Polo sporunu da unutmamak gerekir. Kral 3.Charles gençliğinde çok usta bir polocuydu. Bu yazıyı bir dedikodu köşesine dönüştürmemek için Kraliyet Ailesinden kimlerin Atlı Polo çerçevesinde yaşadıkları aşk hikayelerine skandallarına değinmek istemiyorum.
Diğer sporlara gelince…
Tabi ki golf, atletizm, boks (boksta kullanılan Queensverry kuralları, 19. Asırın ikinci yarısında Londra’da konulmuş ve bugünkü modern boks sporu başlamıştır), buz pateni ( Bir Dünya şampiyonasında 10 hakemden 10 üzerinden 10 tane 10 alan Janye Torwill ve Christopher Dean’i kim unutabilir ki), badminton, su sporları, bisiklet, basketbol, motor sporları, skuaş, kürek ( Cambridge ile Oxford Üniversiteleri arasındaki meşhur kürek yarışları ile Hsnley ragetta’sı Thames nehrinde gerçekleştirilir)Londra’da yapılan sporlar arasında sayılabilir
Bir kaç tane de bizde pek bilinmeyen spor sayalım. Snooker, dart,
hurlin , curling, çim hokeyi, Lawn Bowls,bandy,touch, raket topu,
kroke ilk aklıma gelenler.
Bu sporları gidip yapıldığı yerlerde seyretmek mümkün olduğu gibi çoğunu televizyondan izlemek de mümkündür.
Ülke çarpında ele alındığında halkın % 21’inin izlediği Rugby Union müsabakaları ikinci sırada gelir. Onu takiben tenis, kriket, atletizm % 18, snooker %17, , motor yarışları % 16, Ragbi Ligi % 12, boks %11,, dart % 9 izleyici celbeder. Daha alt sıralarda ise badminton,
Skuaş, su sporları ve Lawn Bowls’u görüyoruz….
Unuttuğum bir spor kaldı mı acaba ?
En çok sevilen, en çok seyredilen, TV’de en çok izlenen sporu atladım mı yoksa ?
Haydi onu da gelecek yazıma bırakayım.
Sevgiyle kalınız.